(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)
5180.
* "İki yay kadar kaldı araları, belki de daha
yakın" (Necm suresi 9) okursun sen;
Yayını
ger;
Canımı
şu anda siper edeceğim vakit geldi-çattı çünkü.
Bu
ateş, yüceldi mi dünyadan bir figandır (Bağırarak
ağlama, inleme), kopar, aman ver bana, aman ver de şu anda yanayım
-yakılayım;
Eriyip
gideyim.
Kim
görmüştür bahtı yâver (Şansı iyi) olanların
şehrini a âşıklar?
Bir
şehir ki oraya âşık, az varır, sevgililerse çok mu, çoktur orda.
Oraya
varalım, nazlanalım;
Orada
bir pazardır, kuralım da gönüller güzel bir hâle gelsin;
Çünkü
hepsi de adam-akıllı ayaklanmış.
Böyle
bir şehir bulunmaz ya;
Fakat
şehirliden de gizli;
Ortada
adalet (Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme)
var, insaf (Acımaya, vicdana veya mantığa dayanan
adalet) var;
Sevgili
de Müslüman.
Bu
yanda da ateşi yalımlıyan (Alevlendiren) o eşsiz
sevgilinin yüzünden âşıklar;
Kuru
ödağacı gibi yanıp yakılmada.
Tanrım,
ihsanın (İyilik etme, iyi davranmak) için,
parıl-parıl parlayan nurun için olsun, darmadağın söylüyorum;
Kusuruma
bakma;
Gönlüm,
darma-dağan zâten sensiz.
Sarhoşları
tutmuyorsun, darmadağın (Çok dağınık ve karışık)
olanlara bakmıyorsun sen;
Ne
mutlu o kişiye ki onu tutarsın, seversin;
Canım
da onların sarhoşu ya.
Fakat
tutuğunu da atarsın sen;
Ne
tasan (Üzüntülü düşünce durumu, kaygı, endişe, gam)
var;
Ne
kaybedersin ki?
Orada
âşık, ot gibi, çöller kadar, kumlar sayısınca.
Mirrîh
(Merih yıldızı) (Neşeli,
atılgan,, birlik ve zevk ve eğlenceye düşkünlük, kuvvet ve hainlik, öfkelenme
ve utanmazlık, inat ve baş olmak), gibi kanlar döken gözü, gülüyor da
korkmuyor musun diyor bana;
A
sevgili;
Mirrîh
güldü mü, kan kokusu (Uğursuzluk) gelir.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Peygamber
efendimizin gerçek olmayan inanca inanmadı, arzusuna göre değil Allah’ın emrine
göre konuşan biri olduğundan, bu huyda olan peygamberimize Allah’ın çok yakın
mesafede kendisini gerçek şekliyle gösterdiğini ve ümmetine yaşarken de
Allah’ın kendisini gerçek şekliyle gösterebileceğinin yolunu gösterdiğini
öğrendik.
2.
Kişide
Allah’a aşk ateşinin yükselmesi ile âşıkların Allah ile görüşmeye
gidebileceğini, Allah’ın sevgilim dediği dostlarının her an o yüce şehirde
olduklarını öğrendik.
3.
Müslümanların
girip çıktıkları, güzellerin daimi kaldıkları gizli şehirde adalet ve insafın
olduğunu öğrendik.
4.
Yüce
şehirde âşıkların çöldeki kumlar gibi çok olduğunu, Şems Hazretlerinin
istediğini aldığını, istemediğini dışladığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana Hazretleri burçların tesirine değil
Şems Hazretlerinin bakışındaki tesire inandığını, teslim olduğunu öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ