(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)
1940.
Gene öylesine bir iş etmeye, güneş gibi,
her şeye can vermeye geldim.
Şarap
küpünün kapağım açmaya, sarhoşlara kadeh olup şarap sunmaya geldim ben.
Şimdi
zevk-işret, ovaya bayrak dikti;
Ne
diye düşünce gibi gizlenecekmişim?
Bahçıvanın
gözünün Işığı kesileli canım, cennet bağına döndü.
Mil
gibi kendi çevremde dönmüyorum;
Gök
gibi kutuplar çevresinde dönüyorum ben.
Padişahım,
gecem gündüze döndü ve dama da boş-verir oldum, gökyüzüne de.
Altın
madeniyim, sayılı altın değilim ki mehenk taşının (Üstüne
sürülüp asit dökülünce altının hakiki olduğunu gösteren taş) peşinde
dönüp dolaşayım.
Çobancasına
hey-hey demeyi bırak;
Padişahım,
ne diye çobanlaşayım?
Cana
canlar katan yüzüne âşığım;
Bir
merhamet et, havana düşmüşüm senin.
Bu
yüzle güneşsin, Aysın sen;
Bizlerse
havanda zerreleriz ancak.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Mevlana Hazretlerinin çok özelliğini doğru olarak bilmemiz için açıkladığını
öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretleri sayısız üstün özelliklere sahip olmasına rağmen Şems Hazretleri ile
kendisini karşılaştırıp çok küçük parça olduğunu belirttiğini, yüzüne âşıklığını
ifade ettiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ