(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)
1700.
Yurdun (Yaşadığın yerin), sevgiliyle dolmasını
istiyorsan yürü, evden yabancıları (Aynı türden,
çeşitten olmayanları) çıkar.
Semâ'
meclisinin neş’eli, sargın olmasını istiyorsan inkâr (Gördüğünü
doğru, açıkça söylemeyenin) gözünden (Dostlar
toplantısından) uzak tut o meclisi.
Semâ'
(Gökyüzü), kimi sarhoş etmediyse ikrâr etse (Saklamayıp doğruca, açıkça söylese) de münkir (İnkâr eden, kabul etmeyenden) say onu.
Kim
ikrâr eder (Saklamayıp doğruca, açıkça söylerse)
de şarabı bilir-tanırsa akıllı adını tak ona;
Sarhoş
deme.
Münkirleri
(İnkâr edenleri, kabul etmeyenleri), bir
bahaneyle yola sal (Uzaklaştır) da semâdan (İşitmeden, duymadan) bir zevk al, neşelen.
Hatta
kendini (Benliğini) bile çıkar aradan da kendini
(Öz kişiliğini) bulup koçasın (Hızla yol alasın).
*
Sevgilinin gölgesi (Koruma altına alması),
Tanrıyı anıştan iyidir;
Ulular
ulusu böyle söylemiştir.
Gül
de tikendendir deme;
Çünkü
her gül tikeni, meyve vermez, gül vermez.
Yabancı
tikeni, sök-çıkar gönlünden;
Fakat
gülün tikenini canla gönülle koru.
*
Mûsâ, ağaçta bir ateş gördü;
Ağaç
o ateşten, daha da yeşermedeydi (Parlak yeşil renkteydi).
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1. Evimizin sevgiyle dolmasını istiyorsak inancımıza,
kültürümüze yabancı olanı, yaşadığımız yerden uzaklaştırmamız gerektiğini
öğrendik.
2. Doğru, açıkça söylemeyeni olduğu toplulukta neşe ve
sargın olmayacağından böyle kişileri uzaklaştırmamız gerektiğini öğrendik.
3. Tanrı şarabını bilip tanıyanın akıllı adam olduğunu,
sarhoş olarak tanımlamamız gerektiğini öğrendik.
4. Sema yapılan toplulukta gökyüzünden gelen
sesleri-sözleri kabul etmeyenin olmaması gerektiğini öğrendik.
5. Sema edecek olanın benliğinden ve dünya bağ ve
problemlerinden zikir ederek kurtulması sonra sema etmesi gerektiğini öğrendik.
6. Allah dostu sevgilinin koruma altına almasının zikir
etmekten daha iyi olduğunu öğrendik.
7. Aileden, çevreden, tanınmayan, bilinmeyen, aynı
türden, aynı cinsten olmayan, belli bir yere veya kimseye ait olmayana
gönlümüzden çıkarmamız gerektiğini öğrendik.
8. Gülün dikeni olduğunu, gülü koruyan dikeni korumamız
gerektiğini, diğer dikenleri isteğimizden söküp atmamız gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Aşk
ateşinin diğer ateş gibi yakıcı olmadığını, gülü nasıl ki dikeni koruyorsa aşkı
da görünen ateşi koruduğunu, yabancıların bu ateşi yakıcı ateş sandıkları için
yaklaşmadıklarını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ