1930.( Mevlana Hazretlerinin
Şems Hazretlerini anlatımı)
O büklüm-büklüm, halka-halka saçlarını tuzak ettin
mi aşkla bütün dünyanın adını şimdicek kötüye çıkarır-gidersin.
O bal gibi, o şekerler gibi dudaklarını kadehe
dokundurdun (Tanrı âlemini anlatmaya başladın mı)
mu şarap (Düşünce), yeni baştan coşup köpürmeye
koyulur, meyhane (Dostlarının topluluğu)
oynamaya başlar.
Badem gibi çekik gözlerin, bir renklilik meclisinde,
önüne gelen her mezeyi badem eder gider (Değerli bir
gıda eder).
Hâşâ (Olmaz öyle şey)
canım efendim, senin ihsanın (Bağışların)
veresiye olamaz (Peşin olur);
Eğer susuz, gerçekten susuzsa derhal onu suvarırsın
(Sularsın), lütfedersin, kerem buyurursun (Asilliğin, büyüklüğün, soyluluğun, ululuğun gereğini yaparsın).
A gönülleri gezip dolaşan Ay (Tebrizli Tanrı Şems’i);
Bizim konağımızdan senin konağına yüz yıllık yol
olsa onu bir adımlık bir yol haline getiriverirsin.
Lütfunla (İyiliğinle)
akrepten bile sütler coşar, akar;
Şu felek atını (Dünya
olayları) bile emrine râm (Boyun eden) ediverirsin.
Damının bekçisini dama çıkardın mı gökyüzünde
yüzlerce kapı açar da dilediğine âlemini gösteriverir.
Geceleyin, sabah gibi apaydın yüzünü gösterdin mi
her ham (Kaba, kural tanımayan, incelmemiş);
Pişer (İşe alışır, ustalaşıp
beceri kazanır, zorlukların üstesinden gelir), Olgunlaşır (Bilgisi, görgüsü, hoşgörüsü gelişir, ağır başlı kişi olur),
Her okunmaz (Belirtilerin ne anlama geldiğini, gizli
bir duyguyu anlayan, kavrayamayan) şey (Her ne
ise), okunur (Değerlendirir, anlamını çözer
duruma gelerek), anlaşılıverir.
Neye üzülüyor, neden sıkılıyorsan a gönül de, haniya
(Hatırla) sen, ben benden geçtim, yok oldum
demiştin (Benliğimi yok ederek sana katılmıştım dedin
ya, unuttun mu);
Mademki üzülüyor, sıkılıyorsun, davanda yalancısın,
rezil-rüsvay (Toplum içinde ayıplanacak duruma düşmüş)oldun,
çirkinliğin (Hoş olmayan, yakışık almayan söz ve
davranışın) meydana çıktı demektir, vazgeç artık davadan.
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik;
1.
Aşk yolunda ben
ve ben merkezli düşünceden kendini temizleyerek üzüntü ve sıkılmanın ilerlemeye
engel olan durumundan kurtulmamız gerektiğini öğrendik.
2.
Âşık olanın ham
insan olmaktan kurtularak beceri kazanacağını, olgunlaşacağını, bakıp da
anlamadığını anlayacağını, her göze nasip olmayacak yücelikleri göreceğini
öğrendik.
3.
Tebrizli Tanrı
Şems’ini tutkulu bir sevgiyle sevmekle peşin olarak yüceliklerden armağanlar
verileceğini öğrendik.
4.
Şems
Hazretlerinin bir bakışının bile insanı değiştirebileceğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Allah dostun Şems Hazretlerini çok sevmemiz, aşkla
bağlanmamız, hizmet etmemiz, onun peşin olarak verdiğini acı-tatlı, büyük-küçük
demeden hediyeleri sevinçle kabul edip içselleştirmemiz gerektiğini Mevlana
Hazretlerinin öğretiminden öğrendik, anladık.
*
RAVLİ