6 Şubat 2016 Cumartesi

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 1920 İNCİ BEYİT

1920.( Mevlana Hazretlerinin Şems Hazretlerini ile ilişkisini anlatımı)
Hem uzaksın, yabancısın, hem yakınsın, hısımsın (Akrabasın).
Hem geçmişsin, hem gelecek.
Hem kötü düşünceli bir dostsun, hem yaralarsın, zehir kesilirsin, hem de balsın, şerbetsin sen.

Ey kendinden geçenlerin yollarını vuran, kesen!
Ey yoksullara define kesilen, hazne  (Hazine) olan!
Yarabbi, ne de hoş bir hale gelir onlar, seni kucaklarına aldıkları (Sevmeye başladıkları) zaman.

Aklım başımda mı, o gün kavgalara girişirim, gürültüler çıkarırım;
Fakat sarhoş muyum, o gün dayanırım, susar-dururum.

Bir hamle (İleri atıl, saldır), bir hamle daha;
Çünkü gece geldi çattı, karartı bastı;

Çevik davran, Türklük et (Saldır, yağmala), yumuşaklığın Tacikliğin (Kaçmanın) lüzumu yok.

Zayıfladıysak, aşkınla boynumuz inceldiyse Ay gibi bedensiz yaşayan bir başımız var ya, bu da yeter bize.

Padişahız, üç günlük padişah değil;
Lâ’liz (Negatif enerjini pozitife çeviririz), firuze (Mal para olarak zengin etmek) değil.

Aşkız, öyle kolayına bir iş değil;
Sarhoşuz, şarapla değil.

Bana istedikleri kadar kötü desinler, beni istedikleri kadar kınasınlar;
Güzellere (Soylu, ahlaki üstünlük, sakin, hoş, iyi, doğru olanlara), kulum-köleyim (Sevgiyle bağlanıp hizmet ederim);

Bana iyilik bile etse çirkinle (Hoş olmayan, yakışık almayan söz ve davranışlarda bulunanlarla, karanlıkta kalmış, yalanla gizlice kötü işi, gizli oyunu olan şüpheli kişilerle) konuşup kaynaşamam ben.

(Şems Hazretlerinin) Pek çok âşıkları var;
Onlara haset ederim (Kıskanırım) de onun en yakını olduğum halde gene de yabancı gibi dururum.

Mahremden (Sırdaşından) de yüzünü örter, namahremden (Sırdaş olmayandan) de;
Birisini ona (Beni) takdim ederler de filan kulun derler, o da acayip, kim-kim diye sorar.

Söz söylemek çocukluktur, susmak adamlık, erlik;
Sen çevik bir Rüstem misin (Savaş kahramanı mısın)?
Ne gezer, çelik-çomak oynayan bir çocuksun sen.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                            ***
Neler öğrendik;
1.    Allah dostlarının sevgisini kazanmak için yiğitçe hareket etmemiz gerektiğini öğrendik.
2.    Allah dostlarının kendilerini fazla göstermediklerini fakat bizim her davranışımızı bilecek ve yardım edecek kadar yakın olduklarını öğrendik.
3.    Ne arıyorsak aradığımızı Şems Hazretlerinde bulabileceğimizi öğrendik.
4.    Allah dostlarını sevmenin çirkinliklerden kendimizi kurtarıp ebedi güzellikler kazandıracağını öğrendik.
5.    Halkın bizi kınamasına aldırmadan Allah dostlarını sevmemiz ve onlara hizmet etmemiz gerektiğini öğrendik.
                                 *
İşte böyle yaren;
Parlak, hoş sözlerin çok olduğunu, böyle sözleri bizim söylememizin çocuksu bir davranış olduğunu, susarak güzel öğütleri dinleyici olmamız ve öğüdü yerine getirecek yiğitlikte olmamız, sonuç alacak işler yapmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
                                  *

RAVLİ

Popüler Yayınlar