Kut-ı aslı-ı beşer
nur-ı Hudâst
Kut-ı hayvani
merora nasezâst
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 2.inci cilt 1083 inci beyit açıklaması)
“
Beşeri (İnsanın)
asli gıdası Tanrı nurudur.
Hayvani
gıda, ona lâyık değildir.
Hayvani
gıdayı bırak, ne yapacaksın?
Can
ve gönülle asli olanı kendine gıda yap.
Lâmekân
bağının kuşları olan can ve gönül, dükkânın köşesinde ve kafes içinde
mahkûmdur.
Bunlar,
kuds âleminin (Temizlik ve noksanlıklardan uzak olan
âlemin) tutileridir (İnsan gibi konuşan kuş).
Onları
hikmet (Yaradılışın gerçekliğini bilip, akıl söz ve
davranışta uygunluk sağlayarak hakikati bilmek ve iyi işler yapmak özelliği
kazanmak) şekeriyle gıdalandır.
Canın
ve gönlün gıdası hikmet ve irfandır (Kâinatın sırlarını
bilmek, anlamak, tecrübe etmek
suretiyle uygunluktan olgunluğa geçmek.)
Arifler, o gıdaların kâseleri
gibidirler.
Arif bir dost, süt ve şeker
kâsesidir.
Kötü tıynetli (Huylu,
yaradılışlı) yâr (Dost, sevgili) zehir kâsesidir.
*
Neler öğrendik:
1. Can ve gönlün adresi belli olmayan âlemden gelip vücut
kafesine konduğunu, bu kuş gibi içimizde olan varlıklara bakmamız, yaşatmamız,
öldürmememiz, geliştirmemiz gerektiğini öğrendik.
2. Doğru kişi ve kaynaktan bilgi alarak uygunluk yolunda
olgunluğa ulaşmamız gerektiğini öğrendik.
3. Güzel huylu olmak için içimizde olgunun olduğunu, bu
olguyu geliştirmemiz gerektiğini öğrendik.
İşte böyle yaren,
Allah can ve gönlü
vücudumuzun içine koyduğunu, nasıl ki vücudumuz beslenmeye, gıdaya ihtiyacı
olduğu gibi canımızın ve gönlümüzün de beslenmeye ve gıdaya ihtiyacı vardır.
Vücudun beslenmesi
topraktandır.
Can ve gönlün beslenmesi
Allah’ın nurundan beslenmesi gerekmektedir.
Can ve gönlün beslenmesi
kuvvetlenmesi insan olmanın onurunu anlamak ve doyasıya yaşamak için bu konuda
çalışmamız gerekmektedir.
RAVLİ CAN
RAVLİ GÖNÜL yazarak Googleden
öğrenmelisin.
*
RAVLİ