6 Ekim 2013 Pazar

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 115

Ta tu ten ra çerb u şirin mi dehi
Cevher i horda ne bini firbehi
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 2.inci cilt 265 inci beyit açıklaması)

“ Sen, tenine yağlı ve tatlı gıdalar verdikçe kendi cevherini (Allah’ın nefes üflemesinden meydana gelmiş içimizdeki yaratıcı nur) semiz (İyi beslenmiş) göremezsin.”

Senin bu tenin akıbet bir avuç toprak olacaktır.
Bakiy (Kalıcı) değildir, yok olacaktır.

Asıl kendi cevherini besle ki, o devamlıdır, bakiydir.
İyi bil ki senin asıl varlığın o cevherdir.

Sen ten değilsin, nasıl oluyor da tenperver (Rahatına düşkün. Tembel. Vücudunu beslemek telâşesinde olan) oluyorsun.

Sen, içinde gizli olan gönülsün.
Yoksa dışını kaplayan deri ve kemik değilsin

                                 ***
Gülşen-i tevhid İbrahim Şahidi
Çeviren Midhat bahari Beytur
İnkılap ve Aka kitapevleri Koll.Şrt.1967 basım.


                                 ***
Neler öğrendik:

1.   Tenimize yani vücudumuza önem verdikçe içimizdeki Allah’ın bize verdiği yaratıcı güç olan cevheri kullanamayacağımızı öğrendik.

2.   Allah’ın üfleyerek bize verdiği nefesin oluşturduğu cevheri (Nuru) iş yapan duruma getirmemiz gerektiğini öğrendik.

3.   Baş gözüyle gördüğümüze takılıp kalmamamız, içimizdeki iş yapacak değerli enerjiyi kullanabilir duruma getirmemiz gerektiğini öğrendik.

                                      *
İşte böyle yaren,

Arif olan bir kul Allah’ın bize kendi özelliğinden verdiği iş yapan nur olan gücü bilir, tanır, hakikatini anlar ve bu kuvveti doğru işlerde kullanır.

Sıradan bir kişi sadece baş gözüyle gördüklerini bilir, ister, bunları taklit ederek ve süsleyerek iş yaptım sanır.

Kendisiyle yüzleşmiş, faydasız, kalıcı olmayan işlerden ve isteklerinden temizlenmiş kişi gönül alını tanıyarak esas iş yapma gücü olan yerde kendine yer edinir.

Bütün din büyüklerimiz “Kendini bil, kendini tanı, farkında ol, doğru seçim yap, önce kendi iç kuvvetlerini tanı, kalıcı işler yap” diyerek; bizi bu alanın değerli bir yer olduğunu, içimizdeki cevheri bulmamız gerektiğini, bu yerde yer edinip doğru ve kalıcı işler yapmamızı öğütlerler.

                                         *
RAVLİ

Popüler Yayınlar