Kin çu Dâvud est van diger sadâst
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 2.inci cilt 493 inci beyit açıklaması)
“ Muhakkik (Hakikati araştırıp bulan. İç yüzüne inceleyerek vakıf olan.)
kimse ile mukallit (Benzemeye veya benzetmeğe çalışan,
taklit eden.) kimse arasında farklar vardır.
Muhakkik Davut gibidir (Güzel seslenişe sahip, sert insanı yumuşak hale getiren, katı
durumda olanı yumuşatıp incelterek şekil veren), mukallit dağdan akseden
seda (Yankı) gibidir.”
Taklidi olan iman özsüz
kabuktur, cansız tendir.
Muhakkik bal dolu tulum
gibidir.
Mukallit hile havası ile dolu
tulumdur, imanının hiç itibarı (Saygınlığı)
yoktur.
Çünkü o kötü mayalı münafık (İkiyüzlü, kalpsiz, vicdansız) mal ve canını kurtarmak
için iman etmiştir.
Onun imanı bir tamahtan (Hırsla istemek, doymazlık, aç gözlülük, çok istemekten)
ibarettir.
Safi iman sahibi olanda din
vardır, Allah’a karşı huşu (Kendini alçaltarak Allah’ı
yüceltmek) vardır.
***
Gülşen-i tevhid İbrahim
ŞahidiÇeviren Midhat bahari Beytur
İnkılap ve Aka kitapevleri Koll.Şrt.1967 basım.
***
Neler öğrendik:
1.
Söz ve
davranışlarda aynılık olsa bile hakikati araştırıp inananla, taklit eden
arasındaki farkı görmemiz, bilmemiz gerektiğini öğrendik.
2.
Dinin iç yüzünü
araştırıp hakikati bulan kimsenin sıcaklığı, olumlu etkisi olduğunu, çekicili
ve yumuşatıcı ve şekil veren yeteneğe sahip olduğunu öğrendik.
3.
Ben de sizler
gibiyim görüntüsünü vermek isteyen, güven sağlamak için inancı kullananlara
dikkat etmemiz gerektiğini öğrendik.
4.
Gerçekten Allah’a
iman etmiş kimselerin araştırmacı olduğunu, bilerek inandıklarını, düzeltici ve
doğrultucu etkilerinin olduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren,
Hazreti Mevlana’nın “Bir
yüzden diğer bir yüzü ayır” öğüdünü dikkatlice hayatımıza geçirmemiz, yanlış
etkiler içine kapılmadan sağlam seçeneklerle tercihler yapmamız gerekmektedir.
Benzerlerin ve taklitlerin
çoğaldığı günümüzde ucuz ve hemen kabul etmelerden vazgeçmemiz gerekmektedir.
Kaliteli olan elbette ki
ulaşılması güç ve pahalıdır.
Taklitçiler de kaliteli olanı
taklit ederek kolay kazanç sağlamak için bu gibi değerleri taklit ederek kolay
kazanç sağlamak isterler.
Kolay yolu tercih edenler
başkalarını aldattıklarını sanırlar ama aslında sonuç olarak da yanılmanın
cezasını da öderler.
Taklitçileri doymaz, yeter
demez, hal ve hareketlerinden anlarız.
Allah’ı bilen ve doğrulukla
inananın Allah’ın verdiğine razı olduğundan, başına ne gelirse gelsin hoşlukla
kabul edişinden, razı oluşundan anlarız.
Bu dünyada bize düşen
vazifemizi yapmaya çalışmamız, hizmet etmemiz ve aldığımız sonuca razı olmamız
gerekmektedir.
*RAVLİ