9 Aralık 2021 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 7-8 CİLT 3870 İNCİ BEYİT

(Mevlâna hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)


3870. Senin tapında kurban olmadıktan sonra ne işe yarar can? Mansur (Hallaç’ı) gibi dara (Dar ağacına, idam için) çekildi de can, şimdi can (Sevimli, hoş görünür) oldu .


Hepsi de artık (Bu sırrı) söylememeye and içti;

Fakat seher çağı, sabah şarabıyla sarhoş oldular;

Gene söze başladılar.


Aşıklar, kapında (Kapıyı açsın da içeri davet etsin diye) yağmur gibi gözyaşı yağdırmadalar...

Her katreye (Damlaya) karşılık da iki yüz can incisi (Şekli değişmeyen, mücevher sözler) elde etmedeler.


Hepsi de o yüzden işten-güçten olmuşlar...

Bir bakarsan görürsün ki tel-tel o baştaki saçlara dalmışlar;

İşleri-güçleri bu olmuş.


Yazıdaki (Ovadaki) çayırın-çimenin de eli, ağzı yok ama yemyeşil, boy atıp gelişmede, tortulu şarap için durmada.


Işıklar, birbirine katılmış;

Sayıya girmiyor, kıyasıya sığmıyor...

Fakat senin Ay yüzün doğdu mu, bütün ışıklarını sana verip gidiyorlar.


Yüzbinlercedir onlar, fakat ışıkları bir...

Mumlar sayıda çoktur ama hepsi de aynı huydadır (Yandıkça maddeden ışığa dönüşür) .


Gözleri, dipsiz-kıyısız denize açılmış.,

Başlarından aşan (Pek çok) dalgalar (Kıvrımlı hareketler) yüzünden dudaktan yumulmuş (Susmuş).


Hey gidi-hey...

Nice Süleyman canı (Hükmeden) var ki peri gibi gizli...

Ordu kurdukları yerde bir tek karınca bile incitmez onlar.


Gönlün (Kalpte oluşan duyguların kaynağının) ardında bir casus (Gizli amaçlar için çalışan) var;

Bundan haberi var onun...

Bir sıkıştırsalar bütün sırlarını söyler.

                          ***

DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİNHAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385

                         ***

Neler öğrendik;

  1. Aşk uğrunda kendini feda eden kişinin canının ebedi sevimli ve hoş olacağını öğrendik.

  2. Canını, can veren Allah’a feda eden, benliğinini yok edip Allah’ta var olmayı seçenlerin, başaranların bu sırrı Tanrı şarabının sarhoşluğuyla söylediklerini, sır olarak saklamaları gerektiğini öğrendik.

  3. Canını başka bir alana taşımanın ancak aşkla olabileceğini, Allah’ın bu kapıyı açması için aşıkların ağlayış içinde olduklarını, ağlayışın her küçük damlasına karşılık ikiyüz şekli değişmeyen hakikati öğrenme şerefine erdiklerini öğrendik.

  4. Allah’ın kapısından elde edenlerin işten-güçten olduklarını, sevgilisinin güzel, kokulu saçlarının arasında gezinmeyi iş edindiklerini öğrendik.

  5. Güzelliğin bir elle, bir ağızla olmadığını, sarhoşcasına gelişip güzelliklerini sunduklarını öğrendik.

  6. Allah dostlarının yüzbinlerce olduğunu, tüm ışıkların yüzlerinde toplandığını, aydınlattıklarını, hepsinin aynı huyda olduğunu öğrendik.

  7. Allah dostların gözlerinin dibi, kıyısı olmayan denize açıkldıklarını, gücü aşan işlere giriştiklerini öğrendik.

  8. Allah dostlarının görünmeyen orduları olduğunu, hükmeden, emri yapılan padişah olduklarını öğrendik.

                          *

İşte böyle yaren;

Allah dostlarının işlerini yapan bir gücün olduğunu, bu güç sahibini bildiğini, ancak sır olarak sakladığını öğrendik, anladık.

                        *

RAVLİ


Popüler Yayınlar