(Mevlana Hazretleri
Şems Hazretlerini anlatıyor)
1690. Bir evde iki hasta var, âşık;
Bir hasta benim, bir hasta da
hasta gönül (Sevgi, istek, düşünüş, anma gibi kalpte
oluşan duygu kaynağı).
Tanrım, ikisine de sen sağlık
verdin;
Fakat bu sağlık başka sağlığa
benziyor.
* Münkir (Tanrının varlığına inanmayan, varlığına kabul etmeyen) can, nerden
bilecek bunu?
O bambaşka görüş, onda yoktur ki.
* Çünkü münkir işte dedi, Senai
buracıkta;
Senai de hayır dedi, başka
çuvalda o.
O çuvala eşek gibi (Kaba, düşüncesiz) bakma;
İki gözünü aç da İsa gibi (Hastayı, sakatı iyileştirecek gözle) bak.
Saki (İnsana
Allah’ı sevdiren, Allah nuru saçan), öbür sağrağı (Büyük kadehi) döndür;
Canıma bir başka rahat, bir başka
huzur ver.
Canın için olsun, bugün bir gör
beni, başka günleri beklemeye sabrım yok.
Bir zerrecik merhametin varsa
bana, başka bir zamana atma görüşmeyi.
Kurtar beni, kurtar beni, kurtar
ki başka bir tuzağa, hem de adam-akıllı
düştüm-gitti.
Bugün kapıyı kaparsan bana, her
solukta, bir başka damdan düşerim ben.
***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Kendi
halinde gelişen insanın gözle görülen vücut ve gözle görünmeyen gönül olarak
hasta yapıda olacağını, Allah’a inanan, Allah dostlarına âşık olanların
sağlıklı olacaklarını, farklı bir görüşe sahip olduklarını öğrendik.
2.
Allah’a
inanmayanların varlığını ve etkisini kabul etmeyenlerin inananların bunların
düşmanlıklarından zarar görmemek için kendilerini inançsız olarak bile
gösterebileceklerini, aslında böyle kişilerin İsa gibi iyileştirici, onarıcı ve
iyileştirici özelliklere sahip olduklarını öğrendik.
3.
Allah’a
ve dostlarına inanmayanların, varlığını yok sayanların kaba ve düşüncesiz
bakışa sahip olduklarını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
İnançsız,
kaba, düşüncesiz kişilerden dikkatimizi Allah dostu güzel insanı görmek,
düşünmek, yaşanmışlarını hatırlayarak sarhoş olmak gerektiğini öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ