(Mevlana Hazretleri
Şems Hazretlerini anlatıyor)
1570. Gönül, maskarasıdır (Eğlendirici, sevimli, güldürücü, soytarı) onun (Hayalin);
Gâh (Ara
sıra) bıçakla, gâh silleyle (Elin iç yüzüyle
vurulan tokatla) yonar (Yontar)-durur
onu.
Aptallık ettiysem de sille vurma
bana;
Zaten aptallığımdan (Aklımı doğru kullanamadığımdan), yerimden, mevkilinden
olmuşum ben.
* Sus da önünde binlerce Hint
kılıcının (Sağlam kılıcın) bile yok olup gittiği
o dil (Gönül), söze gelsin.
Fakat sen, neye hey sus desen,
dudağına, söyle a güçler-kuvvetler bulan er der ney.
Bugün gönlünde sevgilinin huyu
var;
Başında, o. yüzü narçiçeğine
benzeyen güzelin havası esiyor.
Tavus kuşu bile o yana (Aşka) kanat açmada;
Bülbül bile o tarafın nağmelerini
tekrarlamada.
Neyin sesi, orda espriler (İnce anlamlı, düşündürücü ve şakalı söz) döktürmede;
Çengin sesi, orda nice sırlar (Aklın erişemediği, açıklanamayan veya çözülemeyen, gizem)söylemede.
Vaktinde kalk da yarın oraya git;
Çünkü benim gibi çok âşığı var
onun.
Yüzünü açtı mı, gönlünü koru;
O yanakta pek yakıcı ateşler
vardır.
Fakat o anda gönülde (Arzuda, istekte) akıl (Öğüt,
salık verilen yol) ne gezer?
Dudağı, nice gönülleri sarhoş
etmiştir.
***
DİVAN-I KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Kontrol edilemeyen hayalin insan gönlünü şerefsiz, onursuz hale
getireceğini, hiç kendi haline bırakmayacağını öğrendik.
2.
Aklını doğru kullanamayanlar yerinden, makamından
ayrılacağını, olanaklarını kaybedeceğini öğrendik.
3.
Dilimizin gönlümüzdekini söylediği öğrendik.
4.
Allah aşkından kuvvet-güç bulan erin söylemeye
dudağının engel olmayacağını öğrendik.
5. Gönlünde Allah dostunun huyu olanın diğer gönüllerin neler söylediğini
duyacağını, nerelere gittiğini göreceğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Aşk; gönüldeki aklı vücuttan uzaklaştıracağını, kişiyi
içmeden sarhoş edeceğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ