(Mevlana
Hazretleri aşkı anlatıyor)
3850.
Balık gibi susmaktayım amma dalga gibi, deniz gibi çırpınıp duruyorum;
Huzurum-kararım
yok.
A
benim ağzımı mühürleyen, çek senden yana dizginimi (Kendine
doğru yönelt).
Maksadın
nedir?
Ne
bileyim ben;
Şunu
biliyorum ancak ki bu kadardayım ben.
Deve
gibi, senin gamını geviş getirmedeyim;
Esrik
(Sarhoş) deve gibi ağzım köpürmede.
Ne
kadar gizlesem, söylemesem gene de aşkın tapısında (Olduğu
yerde) ap-açık meydandayım.
Tohum
gibi yeraltındayım (Değişim için hazırım);
Baharın
buyruğunu bekliyorum.
Hele
bahar gelsin de benim nefesim olmadan bir hoş nefes alayım; Benim başım
olmaksızın bir baş kaşıyayım.
Zamanda
kaybolmuş-gitmişiz amma sevgilinin civarına yol bulmuşuz.
Gönül
ateşimizi bir salarsak zaman da bizim gibi kaybolur-gider. Fitnenin (Karışıklığın-kargaşanın) başım bir kaşıdık mı, ne başı
kalır onun, ne aklı.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Mevlana
Hazretleri kimyasının değişmesi için hazır olduğunu, emrin verilmesini ve
şartları beklediğini öğrendik.
2.
Mevlana
Hazretlerinin Aşka hazır bir biçimde hazır beklediğini öğrendik.
3.
Mevlana
Hazretleri gönlüne ateş saldığı kişinin zaman kavramını yok edebileceğini yani
zamansız yaşam sağlayacağını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretleri gönül ateşini verdiği kişinin ne aklını ne de kendini düşünecek baş
bırakmayacağını, aşık olduğu sevgilinin bulunduğu yere yol göstermiş olacağını
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ