(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)
3680.
Hâlis (Katışıksız, saf) can (Öz varlığı) olma zamanı geldi-çattı;
Şu
beden zahmetini istemem artık.
Örtsün-kapasın
diye Ahmed (Hz. Muhammed) demiş;
Ahmed’den,
Ahad’den (Kişi) başkasını istemem ben.
Hepsi
de Tebrizli Şemstir, gerçeği de bu;
Sayı
istemem ben.
Bugüne
bana ne oldu, ne bileyim ben;
Bugün
tez-canlılardanım (Aceleciyim) ben.
Aklın
gözüne (Hakikati olduğu gibi gören yerine) yerleşmişim,
aşkın gözündeyse yerim-yurdum yok.
Yazıklar
olsun ki yeryüzünde oturuyorum;
İnsaf
edin, zamanın keskin kılıcıyım ben.
Şaşılacak
şey de şu ki yeryüzüne ait bedenle gökyüzünün üstünde koşup duruyorum.
*
Gökyüzünün çekemediği yükü, aşkın kuvvetiyle çekmedeyim ben.
Aşk
göğsünden, onun ateşini, tâ taşların, kayaların gönüllerine eriştiriyorum.
Şekerindeki
lezzetten, arılıktan (Temizlikten), şu ağzım,
ballarla-şekerlerle doldu.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Dünya
yaşamda çok önemsediklerimiz canımızdan daha değerli hale geldiğini, bu yanlıştan temizlenerek öz varlığımıza
temiz ve katışıksız olarak tekrar kavuşmamız gerektiğini öğrendik.
2.
Hazreti
Mevlana; peygamber efendimizin istediği biri istediğini öğrendik.
3.
Şems
Hazretlerinde bir olmanın gerçeğini-önemini
anlayıp bulabileceğimizi, başka kişiyi Mevlana Hazretlerinin istemediğini
öğrendik.
4.
Hakikati
olduğu gibi görmek isteyen akılların kişi ve olaylara Mevlana Hazretlerinin
sözlerini önemseyerek ve doğru kabul ederek aklının gözü yapıp böyle bakması ve
görmesi gerektiğini öğrendik.
5.
Mevlana Hazretlerinin yeryüzüne ait küçük
bedeniyle çok büyük olan yükü aşkın kuvvetiyle çektiğini öğrendik.
6.
Aşkın
doğal özelliğini, etkilerini, sıcaklığını çok sert, çok katı, hareketsiz
kişilerin gönüllerine ulaştırdığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretleri ağzı gibi bizim de ağzımızın tatlı ve temiz olması için kendisini
örnek almamız gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ