(Mevlana
Hazretleri Şems Hazretlerini olan aşkı anlatıyor)
3690.
Tebrizli Tanrı Şemsinin çözülmesi zor düğümlerindenim; Dünyanın müşkül bir
nüktesiyim (İnce anlamlı, düşündürücü konuşan ve
davranan olduğumdan zor anlaşılan birisiyim) ben.
Aşk
gamından utanıyorsak dünyada ne işimiz-gücümüz var öyleyse?
Senin
yüzünü görmedikçe karar edeceksen sen bize karar - huzur verme yarabbi.
A
Yusufların Yusuf u nerdesin?
Yüzümüz
o diyarda bizim.
Her
sabah, o ortadan ayrılmış saçlardan seher yeli gibi geçmedeyiz biz.
Saçlarındaki
halkalan sayıyorsun ya;
Gözümüz
o sayıda bizim.
Gözün,
canımızı avladı;
O
avda gözümüz var.
A
abıhayat kaynağı, kucağından kaynayan güzel, bu ateşi, o kucaktan aldık biz.
O
lâlelik (Ağır mahkûmların boynuna geçirilen demir halka)
yüzünden nasıl ağladık, nasıl sarardık-solduk;
Yarabbi,
nasıl bir lâleliğimiz var.
Tebrizli
Şems'in kıskançlığı yüzünden diyoruz ki:
Ne
gümüşümüz var, ne altınınız, ne sevgilimiz.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Mevlana
Hazretlerinin ince anlamlı ve düşündürücü sözlerini ve davranışlarını Şems Hazretlerin,
bile zorladığını öğrendik.
2.
Allah’ın
aşkla yarattığı insanlara aşık olmaktan utananın kişinin bu dünyada yeri
olmadığını öğrendik.
3.
Allah’ın
özene bezene yarattığı Şems Hazretlerinin yüzünü görmeden, gerçeğini bilmeden
yaşamanın huzur ve rahatlığı buldurmayacağını öğrendik.
4.
Şems
Hazretlerinin ölümsüzlük kaynağı olduğunu, kucağından güzelliklerin kendini
gösterdiğini, Mevlana Hazretlerinin de buradan aldığını öğrendik.
5.
Aşk
mahkûmiyetinin halkası kişinin boynuna geçince sevgilisini görmediği müddetçe
ağlayıp benzinin solacağını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Şems
Hazretlerinin kıskanç olduğunu, kendisinden başka bir kişi ile ilişki
kurdurmayacağını, alış-veriş yaptırmayacağını, sadece kendisine muhtaç olma
halinde olmamızı sağladığını, başka uğraşıya izin vermediğini öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ