16 Nisan 2018 Pazartesi

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 630 İNCİ BEYİT


(Mevlana Hazretleri kendini anlatıyor)

630. Lale, yanaklarını, yüzünü kızartı da dağdan, ayağı balçıkta olan sümbül, çimenlikten erişti.

Süsen kılıçla, yasemin siperle, yeşillik yaya, terü taze gül tatlı olarak ulaştı.

Fındıkla haşhaş ovaya geldi, naneyle tere ırmak kıyısına.

Dostun dostundan biri yardım bulmak için yeşilliklerin arkları, ayrı, ayrı.

Bütün helvacıklar, işe koyulmak için şekerlerle, fıstıklarla dopdolu dükkânlar açtı.

Meyve satanlar, her tepenin başında meyveler saçtılar, davullar çaldılar.

Fakat sen gülden bahset, çünkü gül, onun rengindedir;
Boyuna kokuya dair sözler et, çünkü peridir sevgili.

Bülbül, kumru, daha yüzlerce kuş, ziyaret için bağa-bahçeye geldi.

Nergis gözceğiniz gibi (Gözlerimi açıp, ağzımı kapatarak) susuyorum;
Artık çayırlıkta-çimenlikteki kuşların hutbelerine (Duasına ve öğütlerine) kulak ver.

Kapıyı aç, bir başka ham (Toplum kurallarını bilmeyen, incelmemiş ) kişi geldi;
İki-üç kadeh sunuver.
                            ***   
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                            ***
Neler öğrendik;
1.    Allah dostuna dost olana yardım ayrı-ayrı yollardan geldiğini öğrendik.
2.    Dünyanın güzelliklerinin en güzelinin gül olduğunu, kokusunun Allah dostunun renginde ve kokusunda olduğunu öğrendik.
3.    Her yaratılmış güzelliğin Allah’ın güzelliklerinden kendi lisanında öğütler verdiğini, inananlara dualar ettiklerini öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Olgun olmayan kişinin yanında yüceliklerden, güzelliklerden, Allah dostlarından bahsedilmeyeceğini öğrendik, anladık.
                   *
RAV

Popüler Yayınlar