17 Temmuz 2016 Pazar

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 3530 İNCİ BEYİT

3530.( Mevlana Hazretleri Allah dostuna sevgiyle bağlanmanın faydalarını anlatıyor)

Gün değirmisine (Yuvarlağına) baktın mı gözün kamaşır, göremezsin
Güneş gibi yüzlercesi onun yüzüne bakamıyor, gözleri kamaşmış;

Öylesine kamaşmış ki bir gün lütfedersin (İyilik yaparsın), Kerem buyurursun (Büyüklüğünün, asilliğinin gereğini yaparsın) da izinin tozunu tutya gibi belki gözlerine çekersin de görürler, hepsi bu ümide kapılmış.

Önüne serdin o kalp akçalar (Sahte paralar), kimyana kavuşup altın olmak için cıva gibi oynamada.

Şunun-bunun hayalleri seni her yana çekip durmada;
Fakat vallahi onun dileğinden başka çeken yok, hep o çekiyor seni.

Her birimiz gemilere benziyoruz, dalgalanıp duruyoruz, birbirimize çarpıyoruz, kerem denizi o, bizse o denizde yüzmedeyiz.

Bana sensin can veren, fakat öldürmüyorsun da;
Öldüreceksen öyle, kaç keredir canımın kan parasından geçtim, çoktan bağışladım diyetini.

Müridin (Bir tarikat şeyhine bağlanarak ondan Allah’ ulaşma yolunu öğrenen onun önerdiği, aydınlattığı yolda ilerleyen kimse), iradesini (İstek ve dileğini) sana verenin çalışıp çabalaması, senin inayetlerinin (İyiliklerinin) eseri;

Onun (Müridin) ağlayıp inlemesi, yalvarıp dua etmesi, onu çağırdığından meydana gelmede.

Senin suyuna (Yönüne, tarafına) kavuşmak ümidiyle seraba meylediyor (Şaşkın bir halde olmayı seviyorum, gönül veriyorum);
Senin geçer akçanı elde etmek için kalp akçaya yöneliyor.

A gerçek mürit (Sevgi ve dostlukla bağlanmış öğrenci) mademki aşk tacı başında;
Sarhoşçasına (Yalpalayarak) onun bayrağı altına salına-salına yürü.

Gene bir terci (Başa dönüp daha önceki söylediğimi bir daha) söyleyeyim, çünkü sevgili öyle istedi;
Söylediğim her eğri sözü sevgili düzeltir elbet.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             **
Neler öğrendik;
1. Doğru Allah dostunu bulup gerçek olarak sevgi ve saygıyla bağlananın görünen işleri yanlışlıklarla dolu bile olsa bile bir zaman sonra her şeyin ustası tarafından düzeltilebileceğini öğrendik.
                        *
İşte böyle yaren;
Mevleviliği öğrenen kişinin heyecanından doğru diye yanlış sözler söylenebileceğini fakat bu tam oturmamış sözlerin sevip bağlandığımız Allah dostu tarafından hem söyleyende hem de kime söylediyse düzeltileceğini öğrendik, anladık.

Bütünü gören kişinin bütünü görmek isteyen kişiye yanlışları, eksikleri, eğrilikleri, yetersizlikleri kolaylıkla gösterebileceğini öğrendik, anladık.

(Kişi ben biliyorum, benim dediğim doğru, ben yeterliyim, geçerliyim diyorsa bizden değildir ve böyle kişilerden uzağız ve uzak dururuz)
                              *

RAVLİ

Popüler Yayınlar