30 Mayıs 2016 Pazartesi

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 3050 İNCİ BEYİT

3050.( Mevlana Hazretleri Tanrı dostu olanlara sevgili olmanın yolunu anlatıyor)
Dedim ki:
O bahardan (Dikensiz elde edişten) dünyada bir eser yok;
Çünkü burada (Dünya yaşayışında) bir gül varsa iki yüz tane de diken yarası (Etkili ve devamlı ruhsal yorgunluk, eziyet, sorun, problem)” var.

Dedi ki:
Bu dünyada eseri var o baharın, fakat sen şaşırmışsın, gözün kararmış;
Esrar içen kişinin elbette başı döner.

Gönlünü, düşüncelerden, kuruntulardan sil-süpür, arıt, elinden at esrarı (Aklını başından alan her ne varsa uzak dur), çayırlığa, çimenliğe bak

Terci’ (Başa dön) beytini söyle;
Çünkü dudağına kadar dolu bir kadeh (Allah sözü) geldi;
Can nara atıyor:
Gel, tatması helal.

Şaraba (Allah sözüne) düşkünsen, ersen (İşini iyi bilen, yetenekli kimse isen), ustaysan güle benzeme;
O bir kadehçik içti, sızıverdi.

Cehennem gibi gel de yedi denizi de iç, sömür;
Saki (İnsana Allah’ı sevdiren, Allah nuru saçan) de padişahım desin sana, afiyetler olsun, sinsin, şeker olsun, bal olsun.

İnsan inci haline gelirse sağrağı (Kadehi) deniz olur;
Ağzını açtı mı o adam, dünya bir lokma olur ona.

Dünya bir lokmadır amma sineğe değil, adama, adamdan doğana bir lokmadır şu dünya.

Adam sinek doğurmaz, sen de sinek olma;
Adam ol, Cemşid, Husrev (Gibi adaletli ol);
Padişah ol, Keykubad kesil.

Sarhoş değilim de sözünde tat-tuz yok;
Çünkü çalışıp çabalama, sözde edipliğe başvurma, sanata düşme, bir tekellüftür  (Bir işi gösterişli bir biçimde yapmaya çalışmadır) ancak.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             **
Neler öğrendik;
1.    Dünyada ki güzelliklerin batıcı, can yakıcı özellikleri olduğunu öğrendik.
2.    Dünyadaki güzelliklere dalan kişinin aklı başında olmadığını, başı dönmüş, doğru yere ve kişiye bakmayanların olduğunu öğrendik.
3.    Allah dostlarının gerçek baharı bize gösterip yaşattıklarını öğrendik.
4.    Aslandan aslan, sinekten sinek doğduğunu ve olduğunu, yaptığımız işlerden de kendimizin ne olduğunu anlayıp öğrenebileceğimizi öğrendik, anladık.
                            *
İşte böyle yaren;
İşini iyi bilen, yetenekli, güç işlere girmekten, uğraşmaktan yılmayan, savaştan kaçmayan kişi olmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
                               *

RAVLİ

Popüler Yayınlar