2810. (Mevlana Hazretlerinin
Şems Hazretlerini anlatımı)
Kutlu bahar geldi, rahmetler saçıldı âleme; süsen,
Ali’nin Zülfekar’ı (Hz. Ali’nin ucu çatallı kılıcı)
gibi güzelleşti, parıl-parıl parlamaya başladı.
Toprak cüzileri (En küçük
parçaları), gökyüzünden gebe kalmıştı;
Gebelik müddeti dokuz ayı buldu da o yüzden hepsi de
kararsız bir hale geldi.
Nar ağacı düğümlerle doldu, dere zırhlar giyindi,
pırıl-pırıl, ışıl-ışıl oldu;
Ova menekşelerle doldu, sağ lalelik kesildi.
Çiçek, öpüşme çağı geldi diye dudaklarını açtı;
Selvi kucaklaşma zamanı geldi diye ellerini,
kollarını açtı.
Gökyüzü gül bahçesi, gönül Gülşen’ini (Gül bahçesini) gördü de yüzüne bulutu çekti, gönülden
utandı mı utandı.
Diken, ey halkın ayıplarını örten diye ağlayıp
duruyordu;
Duası kabul edildi de yanakları gül-gül oldu.
Bahar padişahı, özürler getirerek kemerini bağladı;
Her dal, her ağaç, ondan taçlar urundu (Süslendi), padişaha döndü.
Musa’nın elinde bir sopa yılan kesildiyse ne çıkar?
Şimdi her dal öylesine bezenmiş ki beğin meclisi (Bey olanların toplandığı yer) sanki.
Kışın ölenler, tekrar dirildiler de kıyameti inkâr
edenin kaderi;
Değeri kalmadı.
Tanrının canlar bağışlayan lütfu yardım etti de
bahçenin Ashabı Kehfi (Uyuyan gençleri) uykudan
uyandı.
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
***
Neler
öğrendik;
1.
Allah’ın sevgili bir kulunu görünce insanın içinde bahar mevsimi gibi
güzellikler göreceğini, yaşayabileceğini, ağız tadına sahip olacağını öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Müminin kaza kader hükmünce ölüp yeniden dirileceğini,
her dilişte baharı yaşayacağını, bu dünyada da Allah’ın yardımını alarak uykudan
uyanacağını, güzelliklerin içinde yaşayacağını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ