7 Mayıs 2016 Cumartesi

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 2830 İNCİ BEYİT

2830. (Mevlana Hazretlerinin Şems Hazretlerini anlatımı)
Taştan suyun kaynayıp çıktığını çok görmüşsün;
Şimdi de seyret de gör, baldan nasıl da süt kaynayıp coşuyor.

Bugün nasıl da neşesinden şeker kesildi, koruğa bak hele.
Bugün nasıl yeşerdi, çorak yerleri gör hele.

Güledur (Gülmeye devam et) ey yeryüzü, öylesine bir halife (Çok iyi yetişmiş, eğitilmiş kimse) doğurdun ki onun yüzünden taş da oynayıp durmada, kerpiç de.

Gam öldü, yas zamanı geçti gitti, sen sağ ol, ben sağ olayım;
Nerde ağlama varsa bugün gülüşle doldu orası.

Öyle bir gül bahçesi açıldı-saçıldı, bezendi ki kokusundaki parlaklık yüzünden belsiz (Toprağı aktarmaya yarayan, uzun saplı, ayak basacak yeri olan) , kazmasız, ebedi oldu, ebedileşip duruyor da.

Latif ömrümüz ebedi olsun, beden hırka gibi eskise bile can ebedidir zaten.

Sus, şu şeker harmanında bir hoşça yat, uykuya dal;
Çünkü şeker sözle dağıtılıyor.

Ben susmadayım, fakat dudu kuşlarının heyheyleri yüzünden şekerkamışı bile latif bir hale gelmiş, coşup durmada.

Şu aşk, hep akıllı, hep uyanık kişileri öldürür;
Hem de kılıçsız baş keser, darağacına asmadan öldürür insanı.
                       ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                         ***
Neler öğrendik;
1.    Allah’ın yapma, oluşturma gücünün sınırlanamayacağını öğrendik.
2.    Allah’ın kendisine halife seçtiği kişiye her güzelliği verdiğini, verdiği bu güzelliği kullanma yetkisi ile beraber verdiğini öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
Aşkın akıllı ve uyanık kişilerin becerisi içinde olduğu için aşkın bu beceriye uyacak kişileri seçtiğini, bu kişileri manevi öldürüp yeniden dirilttiğini öğrendik.
                         *
RAVLİ


Popüler Yayınlar