12 Aralık 2013 Perşembe

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 236

Hemçu musteski kez âbeş sirnist
Berherançi yâfti billah meist
 (Hazreti Mevlana, Mesnevi 3.inci cilt 1960 inci beyit açıklaması)

“ Sen de suya kanmamış bir susuz gibi, Allah için olsun, elde ettiğinle yetinme, durmadan ilerle.”

Mademki Tanrı’nın aşkında bir iki kadeh içtin, çalış ki senin neşeli yaşaman devam etsin.

Aşk yolunun nihayeti yoktur.
Aşk mertebesinin hududu ölçüsü yoktur.

Hangi makama varırsan ondan ileri yol vardır.
Hangi mertebeye varırsan ondan yüksek mertebe vardır.

Daima aşk ile menzilleri (Yolculukta dinlenmek amacıyla durulan yer, konak ) aş, aşk ile maşuka (Âşık olunana) yakınlaş.

Ey Allah yolunda yürüyen!
Sakın vardığın yerde bir an mıhlanıp kalma.

                                           ***
Neler öğrendik:
1.    Allah aşkından olan sevinç ve hoşluğun devamlı olduğunu öğrendik.
2.    Aşk yolunun Allah’a kadar olduğunu, sonrasında Allah ile beraber sonsuza kadar yolun devam ettiğini öğrendik.
3.    Susuz birinin suyu aradığı gibi Allah’ı aramamız gerektiği öğrendik.
                                              *                                      
İşte böyle yaren,
Allah’ı bulmak için içinde vazgeçilmez istek duymak ve bu isteğin heyecanla karışık mutluluk vermesi gerekir.

Allah’ı buldum, gördüm dediğin an hayır bu gördüğün değil diye cevap alırsın ve arayışa kaldığın yerden devam edersin.

Sen arayış içinde iken çok şeyler öğretilir.
Allah’ın sanatı, güzelliği, yüzü, hakikati sonsuz olduğundan bu arayışta ne kadar ilerlersek o kadar görüşümüz ve bilgimiz çoğalır.

Örnek:
Çok uzakta gördüğün ağaç doğrudur.
Ağaca yaklaştığın zaman ….ağacı dersin bu da doğrudur.

Ağaca daha da yaklaşırsan hangi meyve ağacı olduğunu söylersin doğrudur.

Ağacın üstünde meyvesi olup olmadığını görürsün bu da doğrudur.

Ağaca daha da yaklaşırsın, meyvelerinin olgun olup olmadığını görürsün bu da doğrudur.

Ağacın meyvesini koparıp ağzına alır tatlı veya ekşi, olduğunu söylersin bu da doğrudur.

Meyvenin tohumunu toprağa sokar yeni bir ağaç oluşturursun bu da doğrudur.

Ağacın üremesi, çoğalması, bakımı, ürünün korunması, saklanması, lazım olan zaman ve durumlar da doğrudur.

Yani yaren doğrular çoktur ama hakikate ulaşana kadar, tohumun özünü elde edene kadar araştırma devam eder.

Özü bulup onun hakikatini bilir duruma gelince o zaman gerçek doğruyu bulmuş, hakikatine ulaşmış, özü bilir, sırrından haberli olan, yararlı işler yapacak duruma gelen olursun.

Allah’ın güzelliklerinin, bağışlarının, hoşluğunun, sanatının sınırı yoktur.
                                               *                                                                                                                                                                   

RAVLİ    

Popüler Yayınlar