30 Haziran 2016 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 3360 İNCİ BEYİT

3360.( Mevlana Hazretleri Tanrı sarhoşluğun faydalarını anlatıyor)
Ey “ İtaat Seden ve iyilikte bulunanlar, şüphe yok ki kâselerle şaraplar içerler, kâfur ırmağının suyu da karışmıştır bu şaraba” meclisinde sarhoş olan can, havasına, hevesine tutsak olanın ağlayışına acı-acı gülmeye bak.

Bak da gör, hepsinin de sakalı, ölümün elinde, gör de acı;
Hepsini ölümden kurtar da faydalandır.

Ey Ay, varını-yoğunu vur öküzün sırtına, düş yola;
Sarhoş aslan avcısıyla bahse girişme, öğüt vermeyi bırak.

Gözümüze bak da seyret, nasıl kendimizden geçmişiz;
Bizi al ata, kula ata bindir (Kızıl, boz sarı şarap sun bize).

Şu bedenimizde aklı başında, ayık bir kıl bulabilirsen otur da onunla hesaplaşmaya giriş, yetmiş küsur (Tam sayıdan sonra gelen sayıda) defter karala.

A kara yüzlü tabiat, yürü, gene Hind diyarına git, a Türk’e benzeyen aşk, at sür, Cend şehrine  ( Kazakistan da olan Seyhun ve Ceyhun nehrinin olduğu yere) yürü.

Nerde sarhoş olursan orda otur, orasını yurt edin;
Nerde şarap içtiysen orda yat.

Sana, Tanrı mutfağında can gıdası yoksa o zaman yürü, başını sok şu koyunların ağılına.

Gökyüzü güzellerinin sana görünmesini, cilvelenmesini istiyorsan gönlünü aynacıya ver, cilalat, parlat.

A gönül, sus da hep harfsiz konuş;
Neliksiz, niteliksiz âlemden (Basit, özelliği olmayan, düz bu dünyada), dilsiz, dudaksız bahset.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             **
Neler öğrendik;
1.    Tanrı şarabını içenlerin ölüm korkusundan kendilerini kurtaracaklarını öğrendik.
2.    Bizi sarhoş eden, kendimizden geçiren yeri yurt edinip orada oturmamız gerektiğini öğrendik.
3.    Allah’tan beslenemeyenlerin hayvan olduğunu, yerinin de ahır olduğunu öğrendik.
4.    Herkese gözükmeyen gökyüzünün güzelleri olduğunu, gönlümüzü cilalamadan gönül aynasında göremeyeceğimizi öğrendik.
                               *
İşte böyle yaren;
Harfsiz, sessiz, ağızsız, dudaksız konuşulabilen bir dünyanın var olduğunu, zaman-zaman rüya ile bu dünya bize tanıtıldığını, bu dünyada yer etmek için bu dünyanın sırlarını, özelliklerini öğrenip uygulamamız gerektiğini öğrendik, anladık.

RAVLİ TANRI ŞARABI yazarak Googleden okumalısın.
                              *

RAVLİ

Popüler Yayınlar