12 Haziran 2016 Pazar

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 3180 İNCİ BEYİT

3180.( Mevlana Hazretleri kendi özelliklerini anlatıyor)
İnanan; Anlar, fark eder”;
Böyle dedi Mustafa (Peygamberimiz);
Şimdi ağzını yum, sözsüz bulduk doğru yolu.

Geri kalanını Tebriz’in övündüğü Şems’ten dinle;
Çünkü hikâyenin hepsini o padişahtan duyamadık biz.

Kıtlığa düşmüş susuzlarız, pek çok yemekler yemişiz;
Çaresiz değiliz amma, dertlere dermanız, çaresizliğe çare.

Mecliste şaraba benzeriz (Toplantıda daha insan kulağının duymadığı Allah sözlerini söyleyerek toplantıda olanları kendilerinden geçiririz), savaşta Zülfekar’a (Hz. Ali’ni zafer kazanan kılıcına),
Şükretmede kaynağız (Allah’ın verdiklerinin farkında olarak nasıl teşekkür edileceğini anlatanlarız) sanki dayanmada (Allah’a güvenmede sağlamız) mermer kaya.

Rüşvet alan para-pul padişahı değiliz;
Paramparça gönül hırkalarını diker (Düşüncelerini, isteklerini pek çok parçaya ayırmışların ayıplarını kapatır), yamarız (İstenmeyen kişiyi, istenen ve sevilen kişinin yanına katarız) biz.

Bizden sır saklama (Gizlediklerini söze getirerek bize söyle);
Zaten gönlündeyiz senin.
Gönlünü alma bizden, zaten elimizde gönlün.

Saman altında gizli (Görünmez, belli olmaz), uçsuz-bucaksız deniziz (Geniş bir alanız);
Yahut da yıldızlarda parlayan güneşiz biz.

Sarhoş bir halde dam kenarında durduğumuza bakma;
Dam da bilir ki kıyımız-kenarımız yoktur bizim.

Ay ışığı dam kıyısına vurmaktan korkar mı hiç?
Peki, biz ne diye gam yiyelim (Üzüntü duyalım)?
Aya binmişiz biz.

Ciğerlerimiz aşk oklarıyla oklandınızsa ne çıkar?
Bak da gör hele, ciğer zahmetinden kurtulmuşuz da ne işlere dalmışız.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             **
Neler öğrendik;
1.    Allah’a inananın kişi Hazreti Muhammed peygamberimizin ışığını aldığından kadın erkek gibi görünse bile tanıyacağını öğrendik.
2.    Daha basit olarak er kişi görünen, önünde erkeklik aleti olanın tehlike zamanı kadın gibi korkak davranacağını öğrendik.
3.    İnsanların tehlike zamanı ya savaştıklarını ya da kaçtıklarını, erkek yapıda olanların savaştıklarını, kadın yapısında olanların kaçtıklarını öğrendik.
4.    Tehlike zamanında kişilerin özlerinin ortaya çıkacağını, bunu en doğru anlayıp ayırt edenlerin Allah Peygamberi Hazreti Mustafa’dan nur-ışık alanların olduğunu öğrendik.
5.    Anlayışın ve fark edilişin zamanın kargaşası içinde dikkatlerden kaçabileceğini, bu konuda en sağlıklı öğretinin Tebriz’li Tanrı Şems’inden öğrenebileceğimizi Mevlana Hazretlerinden öğrendik.
6.    Mevlana ve dostlarının bizi bizden daha iyi tanıdıklarını, saklı, gizli, iki yüzlü olmamızı istemediklerinden bizim bütün suç ve kabahatlerimizi açıkça kelimelere dökerek dilimizle söyleyip içimizden çıkartmamız gerektiğini öğrendik.
                               *
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretlerinin aradığımız, istediğimiz her şeye sahip olduğunu, samimiyetle yaklaşımdaki olanlara yardım edeceklerini öğrendik, anladık.
                              *

RAVLİ

Popüler Yayınlar