3140.(
Mevlana Hazretleri gönül yolunun özelliklerini
anlatıyor)
Gam
(Tasa, kaygı, üzüntü), kedinin pençesine düşmüş
fare gibi cik-cik diye bağırmada;
Sen
söyle ona, de ki:
İster
cik-cik de, ister cak- cak-cak, kurtuluş yok.
Örekeyi
ateşte yak (Kıvırtarak, dönerek, politika yaparak yanlışı düzeltmeye çalışmaktan
vazgeç), artık pamuk eğirme;
Şu
harfler, şu söz, boğazında düğümlendi kaldı da boynum iğe (İpliğe) döndü bu yüzden.
Bugün,
neşe günü, bu yıl, gül yılı;
Halimiz-ahvalimiz
(Durumumuz,
hallerimiz, vaziyetimiz) iyi, iyi olsun, hoş olsun gülün de hali,
ahvali.
Güle,
sevgilinin gül bahçesinden yardım geldi;
Artık
gözlerimiz, gülün zevalini (Suçunu, kabahatini)
görmez.
Gülün
debdebesinden, letafetinden (Güzelliğinden,
inceliğinden, hoşluğundan), yetişip gelişmesinden nergisin (Çiçeğinin) gözleri sarhoş olmuş, bahçe ağzını açmış
gülüyor.
Süsen
(Güzel görünümlü, kokulu çiçek) ağzını açmış da
selvinin kulağına bülbülün aşkına ait sırlar söylüyor, gülün güzelim huylarını
anlatıyor.
Gül,
bize yardım için elbiselerini yırtarak koştu geldi, biz de ona kavuştuk da o
yüzden, neşeyle elbiselerimizi yırtıyoruz.
Gül,
bir âlem ki bu âleme sığmıyor;
Hayal
âlemi bile gülü hayal etmeye dar geliyor.
Gül dediğin kim?
Akıl bahçesinden, can bağından gelmiş bir haberci.
Gül
dediğin ne?
Asıl
gülün, solmayan, dökülmeyen gülün ululuğunu bildiren (Haber
veren örnek gösteren) bir şeyceğiz.
Gülün
eteğini tutalım, ona yoldaş olalım da oynaya-güle gülün aslına, zevalsiz (Bitmeyen, ortadan kalkmayan, yok olmayan, kalımlı)
gülfidanına gidelim.
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
**
Neler
öğrendik;
1.
Allah’a ulaşmak
için aşk yoluna düşene Allah’tan yardım geldiğini, başına ne gelirse gelsin
üzüntü duymayacağını, sadece kendisine düşen görevi yaparak hoşça, güzelce,
inceliklerle yaşayacağını öğrendik.
2.
Gördüğümüz,
tanıdığımız her güzelliğin daha güzeline gönderdiğini, o güzelliği elde etmenin
inceliklerini bildirdiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Ulu, değerli kişilere yoldaş olanın sevincin aslına
kalıcı bir biçimde gidebileceklerini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ