3150.(
Mevlana Hazretleri kendi özelliklerini anlatıyor)
Gülün
aslı, zevalsiz (Yok olmayan) gülfidanı, Mustafa’nın
terinden bitmiş, lütfundan (İyiliğinden) meydana
gelmiştir;
O
ulunun yüzünden yeni ayken dolunay haline gelmiştir gül.
Siz,
gülün yapraklarını koparırsınız amma yeniden yeniye can verirler ona,
diriltirler onu, yeniden yeniye kol-kanat ihsan ederler güle.
Baharın
davetine nasıl icabet etti gül, seyret de gör;
Hani
ölmüş, yok olmuşken o dört kuş da Halil’e koşup gelmişti ya, tıpkı onun gibi (Bakara suresi 260).
Sus
hoca, dudağını açma, gülün gölgesinde otur da gonca gibi dudak altından,
gizlice gülümse.
Üstünlükleri
elden kaçırmakla ne de ziyana düştü;
Yazık
nefsimize;
Vesileleri
(Sebepleri, bahaneleri) bozdu, fırsatları
kaçırdı-gitti;
Eyvahlar
olsun canımıza.
Bütün
kabilelerin övüncü olan o candan (Efendimiz Tebriz’li
Tanrı Şems’inden) ayrıldım da kayalar bile halime acıdı, bana ağlayıp
inlemeye koyuldu.
Ayrılığım,
Turdağı’yla Safa tepesine bir an bile yükletilse depremlere uğrarlar, yıkılıp
giderler.
İçimizdeki
aşkın kıvılcımları belirse bizi kınayanların tümünü yakar kavurur.
Güzelliğinden
bir zerre bile yeryüzüne vursa hiçbir çöl, korkulu olmaz kervanlara.
Yüceliği
gönlü aydınlatan, vuslata da, her yüce kişinin anlayamayacağı nura da and olsun;
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
**
Neler
öğrendik;
1.
Gül ile
Peygamberimiz Hazreti Muhammed Mustafa ile bir bağlantılı olduğunu öğrendik.
2.
Allah’ın dostları
yeniden yeniye, bahar gibi güzelliklerine kavuşabileceklerini,
gösterebileceklerini öğrendik.
3.
Aşkla bağlanılan
Tanrı dostu ile ayrılığın çok zor olduğunu öğrendik.
4.
Tebrizli Tanrı Şems’inin
güzelliği korkuları giderip eminlik oluşturduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Her yüce kişinin Tebrizli Tanrı Şems’inin nurunu göremeyeceğini,
anlayamayacağını öğrendik, anladık.
Her şeyi içine alacak genişlikte olan gönlümüzü
aydınlatan kişiyi de her yüce insanın anlayamayacağını Mevlana hazretlerinden
öğrendik, anladık.
*
RAVLİ