14 Haziran 2016 Salı

DİVAN-I KEBİR 2 CİLT 3200 İNCİ BEYİT

3200.( Mevlana Hazretleri kendi özelliklerini anlatıyor)
Biz söz söylüyoruz, sen inkâr ediyorsun (Yapılanı, söylenileni, tanık olduğunu saklayıp gizliyorsun), iki âlemin (Mana ve madde) ikrarını (Saklamayıp doğruyu açıkça, anlaşılır söylemeye) da boş verdik biz, inkârını da.

Şu bir avuç köpeğe bak;
Nasıl da birbirlerine düşmüşler;
Biz köpekten doğmadık, köpek değiliz, leşe boş verdik biz.

Sırlarını Tanrı bilir ancak, bu da yeter gider;
Bizse kötünün kötülüğünden de geçmişiz, düzencinin düzenin de.

Aşkın verdiği ders nasıl, ne vakit unutulur?
Artık ondan bahsetmeye de boş verdik, ona dair söz kavgasına girişmeye de, onu tekrarlamaya da.

Gizlice ne yaparsan apaçık o biter;
Dilediğin tohumu ek, boş vermişiz biz.

Yol arkadaşlarının mıhladızı (Mıknatısı) çekti de söyletti bizi;
Yoksa bu yolda sözden geçmişiz biz.

Tebriz’in övündüğü Şemseddin’in yüzündeki nur sayesinde dönüp duran gök kubbedeki güneşe bile boş vermişiz biz.

Kalk, şarabı koca sağraklarla (Kadehlerle), testilerle içelim;
Padişahlar padişahının meclisi bu, bu mecliste ne diye şarap içmeyeceğiz?

Padişahlar bir deniz, şarap da bir tatlı, bir sinen şarap ki;
Sun o lâ’l (Kırmızı) renkli şarabı, sun da gör, ne biçim bir özümüz, ne çeşit bir mayamız var.

Güneş, yeryüzüne öylesine bir ışık kadehi serpti ki;
Biz de zerre gibi sarhoş bir halde yücelere uçalım.
                          ***   
DİVAN-I KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             **
Neler öğrendik;
1. Allah dostların kervanının yolda ilerlediğini, kervana havlayan köpeklerin çok olduğunu, kervanın yolundan kalmaması için, yoluna devam etmesi için seslere, sözlere sarhoşun önem vermediği gibi verilmemesi gerektiğini öğrendik.
                               *
İşte böyle yaren;
Allah dostu kişinin mahallenin köpekleri ile kavgaya tutuşması yerine sarhoşçasına yücelere uçmak için ışık aramamız gerektiğini öğrendik, anladık.

Allahtan, Allah dostları tarafından sunulan özümüze ve mayamıza uygun gıdamızı almamız gerektiğini öğrendik, anladık.
                              *

RAVLİ

Popüler Yayınlar