3220.(
Mevlana Hazretleri Tebrizli Tanrı Şems’inin
özelliklerini anlatıyor)
Coş
(Duygu ve düşüncelerini dışarı vur), güzel sesin
gelsin, vursun bize (Sesin bizde yankılansın);
Aşkına
vefa göstermede (Sevgiyi sürdürmede, sevgi, dostluk
bağılığında) biz mermer kayayız adeta (Sağlam ve
sertiz).
O
nefesi (Ölüyü dirilten, hastayı iyileştiren nefes),
miras olarak Mesih’ten (Hz. İsa’dan) aldın sen;
Üfür
(Üfle) kulağımıza, ne üfürürse çaresiz o sesi
veren zurnayız (Üfleyenin sesini yükselterek dışarıya
çıkaran aletiz) tıpkı.
Ağız,
sözlerle dolu amma yum ağzını, sus, çünkü inkâra döşenmiş (Yanlış görüş ve düşüncelere saplanmış, bu saplantının iyi
olduğunu ısrarla söyleyen, sabit fikirli) hasetçilerin (Kıskançların) yanındayız.
Dünyada
kimseyle uyuşamayız, uzlaşamayız (Aramızdaki çıkar
ayrılığını karşılıklı ödünlerle kaldırarak anlaşma yapamayız);
Gök
kubbe altında bir ev kurmalıyız biz.
Mahmuruz
(Sarhoşluğun sebep olduğu sersemlik içindeyiz),
sarhoşuz (Allah sözlerinden çok fazla mutluluk duyanız),
susuzuz (Allah sözlerine aşırı istek içindeyiz),
içtikçe içiyoruz (Allah sözlerini söyleyen dostların
sözlerini duydukça daha çok duymak istiyoruz);
Herkes
yeter demiş (Kendini doldurmuş, kanmış), sızmış
(Kendinden geçmiş), yeterimiz yok bizim (Kabımızda yer çok).
Rahmet
denizidir (Allah’tan verilen bir genişliktir)
bu, düşmansa üstündeki köpük, çer-çöp;
Her
çer-çöp için (Düşmanın zarar vermesinden çekinerek,
korkarak) gönül dalgasından vazgeçmeyiz biz.
Burnu
büyük Âd gibi, Semûd gibi şu yokluk alanında köşk kurmayız (Dünyada mal mülk sahibi olmak için uğraşmayız), çardak
yapmayız (Dünya yaşamında dinlenmek, keyif yapmak için
uğraşmayız) biz.
O
ölümsüzlük mülkünde Nuh gibi, Halil gibi aşk köşkünden başka bir yapı yapmayız
biz.
Avlanmak
istedik mi uçup gittiğimiz yer, Kafdağı’dır (Yücelerdeki
dağdayız), akbaba gibi leş avlamayız biz.
Güzelim
tertemiz huriler dururken kahpecikleri (Ahlaksız
dönekleri) kandıran o kapkara Şeytanı (Allah’ın
kovduğu) gelin almayız (İçimize almayız)
biz.
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
**
Neler
öğrendik;
1.
Mevlana
Hazretlerinin Şems Hazretlerine kendi topluluğunda istediği gibi
konuşabileceğini, sözlerini halkın hoşlanıp kendilerini ritme kaptırabilecek
bir şekle sokup aktarmanın da kendilerine ait olacağını öğrendik.
2.
Mevlana ve
dostlarının güvenilir bir topluluk olduğunu öğrendik.
3.
Ne
kadar sözün doğrusunu bilsek de kıskanç ve inkâr edenlerin yanında susmamız
gerektiğini öğrendik.
4.
Mevlana ve
dostlarının gerçek yerlerinin yücelerde olduğundan dünyada hiç kimseyle
uyuşamadıklarını öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Mevlana ve dostlarının temizi iyiyi aradıklarını, pis
insanlarla ve pislik yapmayı öneren şeytanla işbirliği yapmadıklarını, gelecek
olan neslin ortamını temiz olarak hazırlamaya çalıştıklarını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ