12 Ocak 2012 Perşembe

SULTAN VELED VE KENDİ DAVRANIŞLARIYLA KAHRAMAN OLMAK

Cemaatten bir kişi Pervane’den:
“Mevlana Hazretleri, son derece riyazetten (Açlıkla nefsi terbiye etmek)  sarı benizliydi.
Sultan Veled ise, son derecede kırmızı yüzlüdür.(Bunun sebebi nedir?) “ diye sorar.

Şeyh Muhammed ona:
“ Mevlana Hazretleri, ezellerin ezelinden hakkın celalinin güzel yüzünün aşıkı idi.
Âşıklar, daima sarı benizli olurlar.

Veled Hazretleri ise, anadan doğma maşuktur (Âşık olunan).
Maşukların da daima renkleri kırmızı ve dudakları da aynen Yemen akiki (Kızıl-kırmızı) renginde olur.” Dedi.

Şeyh Muhammed, o meclisten kalkıp Sultan Veled’in ziyaretine geldi.
Sultan Veled, son derece iltifatta bulunup onu öptü ve ona;

“ Aferin!
Şeyh Muhammed, çok güzel ve doğru söyledin, çok iyi söyledin, kendine yakışan sözü söyledin.
Söylediğin gibidir.” Dedi.

Pervana hazretleri, güzel elbiseler, kıymetli katırlar sunup bütün dostlara hediyeler verdi ve her türlü hizmetlerde bulundu.

O gün Rum (Roma, Anadolu) bilginlerine, şeyhlerine ve fütüvvet darlarına (Soyu temiz yiğitlere) dört yüz at, katır ve birçok elbiseler hediye etti.
Hepsi tam bir sevinç içinde dönüp yerlerine gittiler.

(Pervane’nin temiz ruhuna yüz binlerce rahmet olsun!
Ey âlemlerin Rabbi!
Âmin)

ŞİİR:
“ Mutlu Feridun, ne melekti,
Ne de toprağı misk gibi amberle yoğrulmuştur.

O, bu makamı adalet ve ihsan ile buldu.
Adalet ve ihsanda bulunursan, sen de bir Feridun’sun”

Bu ulu derviş Şeyh Muhammed-i Selmasti Kara hisar’da Demurlu’da gömülüdür.


                                        ***
ARİFLERİN MENKIBELERİ Şark İslam Klasikleri 29
Ahmet Eflaki, M.E B. YAYINLARI 489
                                      ***

Neler öğrendik:
1.    Âşıkların sarı yüzlü olduğunu öğrendik.
2.    Sevilenin kırmızı yüzlü olduğunu öğrendik.
3.    Adaletli davranırsak ve ihsanlarda bulunursak kahraman olacağımızı öğrendik.
4.    Tam iyilik ederek bağışlayanın her zaman hatırlanarak arkasından dua edildiğini öğrendik.

İYİLİK

İyilik etme ifadesi karşılığını Allah’tan beklemek suretiyle olur.

İleride bir şekilde geri alacağım beklentisi ile bir şeyi yapmak veya vermek emaneten vermektir ki bunun adı iyilik olamaz.

Gizli beklenti ile iyilik yaparsan, hep karşılığını almak istersin, devamlı hatırlarsın, karşılığını alamadığından rahatsızlık duyarsın hatta yaptığından elde ettiğin olumlu düşünceleri yok ettiğin gibi hırçınlaşır suçlayan, yargılayan, cezalandırma eğiliminde davranışlar kendini göstererek huyun bozulur.

Daha sonra kişi ve olay değişmesine rağmen bu olayın tesirinde kalarak negatifleşirsin.

Bu olay ve zarar bir iken bunun tesiriyle olumsuz bir insan modeli ortaya çıkar ki hiç bir kimse sevmez ve yaklaşmaz.

Bu durumu değerlendirerek başlangıcında pazarlığını et, anlaşmanı sağla.

İyilik diye yapıyorsan kul hakkını gözetmen lazım.
O verilende hakkı olan veya ileride olacak olanların rızası alınmalıdır ve yapıldıktan sonra unutulmalıdır.

KÖTÜLÜK

Kötülük yapmak ruhsal bir hastalıktır.
Çoğu zaman iyilik adına yaptığını söyleyerek yaptığını gizlemek ister.
Bir müddet sonra başkalarını inandırmak için anlattığı gerekçelere kendi de inanır.

Cesaretlenir kendini ilgilendirmeyen konularla ilgilenir.
Bu tip insanlardan uzak durmak gerekir.

Bozguncu olan bu insanla bana zarar vermesin diye yaklaşmandan huyun bozularak çok daha büyük zarar görürsün.

Zarar verirse versin böyle kimselere yaklaşma.

Kul hakkını gözetmeyen, vereceği hesabın farkında olmayan, Allah’tan korkmayan bozguncu insanlara bak kendilerinin başına felaket geldiği pek görülmemiştir.

Daha dikkatle bakarsan o insanların sevdikleri mahvolurlar. Böyle insanların ahrette vereceği hesabı düşün.   
                                                *
RAVLİ
     
Feridun:
Pişdadilerin altıncı padişahı olup Cemşid sülalesinden Demirci Gave’nin yardımıyla Dahhak-ı Mari’yi öldürmüştür.
(Kahramanlara verilen lakaptır)

Dahhak-ı Mari, yani yılanlı Dahhak olarak da bilinen zalim hükümdar, Şeytan tarafından ayartılmış ve öz babasının şeytanın hazırladığı bir tuzakla öldürülmesine seyirci kalmıştır.
Sonra şeytan tarafından omuz başlarında çıkarılan yılanları her gün halkından insanların beyniyle doyurmuş ve sonuç olarak bu durum halkın isyanına neden olmuştur.

Demirci Gave'nin oğullarını öldürmesi sonucu demirci Gave önlüğünü mızrağına takmış ve halkı zulme başkaldırmaya çağırmıştır.
Sonuç olarak tahttan indirilmiştir.         

Dahhak figürünün Hint Mitolojisi’nden İran’a, oradan İslam Mitolojisi’ne geçtiği düşünülmektedir.

Popüler Yayınlar