17 Ocak 2022 Pazartesi

DİVAN-I KEBİR 7-8 CİLT 3760 İNCİ BEYİT

(Mevlâna hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)


3760. Nice Osman (Derin bir utanma hissine sahip, üstün bir şeref ve haysiyet anlayışı, cömertliği) var ki utançla doluyken onun sarhoşluğuyla Ömer (Cahiliye devrinde yaptıkları) gibi geçmiş utançtan, oduncu olmuş (Kendini düzeltmiş)-gitmiş.


Eşi yok bir kilitçi;

Sözlerle kiliti yapmada, anahtar düzmede (Sırları kilitliyor veya açıyor).

Ben artık dükkanı kapadım;

Çünkü kapıları o (Şems Hazretleri) açıyor.


Feryat eden, darmadağan olan, kendinden geçen aşık çalgıcı hoştur; böylesi çalgıcı durgun olmaz;

Gelişmiştir, coşar, hoştur, hoş.


Genç çalgıcının zir-bem (İnce ve kalın) perdeleriyle gönlünün harareti, yanmış-kavrulmuş ciğerinin kanı, kanının coşup köpürmesi sarmaş-dolaş olmuş...

Ne hoştur bu.


Ayrılık yüzünden yaşlarla dopdolu iki buluta benzeyen gözlerinden sararıp solmuş bir çiceği andıran yüzüne yağmur gibi gözyaşlarının yağması ne de hoştur.


Cana bak, dünyayı seyret.,

Göremiyorsan ona çektiği özleyiş yüzünden darmadağan olmuş şu dünyaya bak;

Bu da hoş.


Sarhoşun, güzelin önünde baş eğmesi, değer mi, değer...

Sevgilinin elinin de onun başını okşaması ne hoştur.


Gönül huzuru (Kalpte oluşan duyguların kaynağı ile) sevgilinin yüzünü apaçık görmek, sultanlıktır;

Görülmemiş, eşsiz güzelin hayalini (Zihinde tasarlanan, canlandırılanve gerçekleşmesi özleneni) göze getirmek de hoştur ama.


Bu kutluluk, boyuna ele geçmez ama can alemine Ay kesilen o güzeli, ansızın, ummadan görmek, hırsızlamaca onu seyretmek, pek hoştur.


Aşk, varmı-yoğunu yağmaladıysa hoş gör...

O güzelim Yusuf’un önünde doğranmış el, daha hoştur.

                         ***

DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİNHAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385

                         ***

Neler öğrendik;

  1. İnsanın bulunduğu aile olanaklarıyla üstün şeref, değer, saygınlık, itibar, öz saygı anlayışına sahip cömert olabileceği gibi öğrendik.

  2. Bir şeye körü körüne inanan kaba ve cahil bir insanın bir fikre, bir görüşe yapışıp bağlanması ile cahiliyetin ölçü ve değerlerine sımsıkı tutunduğunu, bu kişinin başka bir şeye inanıncaya ve ikna oluncaya kadar değişmesinin kolay olmadığını, değiştirmeye kalkanı hırçın davranışlarla düşman olarak kabul edileceğini öğrendik.

  3. Allah’a boyun eğenlerin, onun elçisine uyanların değişip üstün şeref ve haysiyete kavuşabileceğini öğrendik.

  4. Manaları anlaşılacak, içine girilecek şekilde uğraşan Mevlana Hazretlerinin sırlar ustası Şems Hazretleri gelince bu işi ona bıraktığını öğrendik.

  5. Kişinin manada darmadağın olması, öğreticiye ulaşana kadar ağlaması, kendinden geçmesi, coşkunluk göstermesi, hakikati olduğu gibi görene, içselleştirip yaşayana kadar kendinden geçmesi gerektiğini öğrendik.

  6. Hakikati olduğu gibi söyleyenin çok az olduğunu, böyle bir Allah yakınını bulunca onun yüzünü görmenin çok hoş olacağını öğrendik.

                         *

İşte böyle yaren;

Sırlar veren, hakikati olduğu gibi söyleyen, manaları açıklayan birine aşık olunacağını, varımız bu uğurda gitse de hoş olacağımızı öğrendik, anladık.

                          *

RAVLİ


Popüler Yayınlar