Cism-i ma hem can-ı mara camekan
“ Bizim yol eşyamız, bizim
yol eşyamızın vurucusudur.
Bizim cismimiz bizim
canımızın esvabını (Dıştaki giysi) soyandır.”
Canımızda lâmekân (Adresi olmayan yer) arzusu vardır.
Cismimizin arzusu ise bu
toprak âlemidir.
Canın aslı niteliksiz (Aslı ve özelliği bilinmeyen) âlemdendir.
Bedenin aslı ise bu aşağı
topraktandır.
Cisim ve can birbirinin
zıddıdır.
Can için cismi alt-üst etmeye
bak.
Tenperverlik (Rahatına düşkün. Tembel. Vücudunu beslemek telaşında olan.)
lezzetine kapılma, sabret.
Çalış ki canı, canana
ulaştırasın.
Can mademki dostun visalini (Buluşma, kavuşma) arzu ediyor, bekle.
Bedenin lezzetlerine doğru koşma.Çeviren Midhat bahari Beytur
İnkılap ve Aka kitapevleri Koll.Şrt.1967 basım.
***
Neler öğrendik:
1.
Sahip olduğumuz
her eşyanın Allah yolunda ilerlemeye engel olduğunu öğrendik.
2.
Vücudumuzun
canımızın elbisesi olduğunu, canın gerçek durumunu gizlediğini, vücuduna önem
vermeyenlerin canın gerçekliğini görebileceğini öğrendik.
3.
Vücudumuzdaki
canın aslını ve özelliklerini tam bilmediğimizi, vücudun topraktan olduğunu
tereddütsüz bildiğimizi öğrendik.
4.
Canın cismimize
bağlandığını, canın bu bağdan kurtulup canın bildiği, bizim bilmediğimiz yere
gitmek için uğraştığını öğrendik.
5.
Canımızı
vücudumuzdan daha çok önemsememiz gerektiğini öğrendik.
6.
Bedenin lezzetlerinden uzaklaşanın ayrıldığı
sevgiliye kavuşma imkânı bulabileceğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren,
Can hakkında çok az bilgi verilmesine
rağmen önemini ve etkilerini yakından görmekteyiz.
Vücudumuzdan daha fazla önemi
hak eden can konusunda aklımızın anlama kapasitesi yeterli olmamasına rağmen,
sevgi ve ilgiyle can konusunda büyüklerimizin verdiği bilgilerden yararlanmamız
gerekmektedir.
RAVLİ CAN yazarak Googleden okumalısın.
*
RAVLİ