(Mevlâna
hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
3340. İki bin şarap küpü, senin bir
yudum şarabınla bir değil...
Nerde topraktan meydana gelen şarap, nerde can şarabı (Tanrı şarabı)?
Bu dünyanm şarabı da, mezesi de
dünya gibi vefasız (Sevgisi çabuk geçen, hakikatsiz)...
Tanrı şarabı, Tanrı sağrağı (Büyük kadehi), Tanrı gibi ölümsüz.
Gönül (Kalpte
oluşan duyguların kaynağı) de, can (Yaşam
kaynağı) da gönülle can gibi yüzlercesi de o alıma (Çekiciliğe), o güzelliğe feda olsun...
Toprakdakilere nerden benziyeceksin
sen?
Yalnız şeklin onlara benzer.
Kararsızlık (İstikrar içinde istikrarsızlığı, düzen içinde düzensizliği)
dünyasına sal sendeki ateşi...
Yar şu gökkübbenin gönlünü (Kalpte oluşan duyguların kaynağını) o ateşle.
Cana kol-kanat bağışla (Uçacak duruma getir) ;
Kolu-kanadı pek kırıldı.,
Canın kolunu-kanadmı kırdın;
Bir hikmet (Kontrol) var bunda ama yalnız sen bilirsin.
A benim canım, sözüm (Mevlana Hazretlerinin sözü), aklı başında olana pek
tatlı-tuzlu gelmez...
İki kadehcik lütfet (Tanrı şarabından bağışla), sun da söz duy benden.
Çünkü sarhoş ne söylerse söylesin;
O sözleri şarap söylemiş olur...
Can gemisine şaraptan başka birşey yelkenlik edemez.
Meded (Yardım)
et, yarı sarhoşum, o kadehi sun (İkram et)
elime...
Senin devletinin (Tanrının yetkili kıldığı, sırlarını bağışladığı, ilmiyle kudretiyle desteklediği, yetki verdiği kişinin sözlerini doğru çıkardığı, isteğini kendi isteği olarak gerçekleştirdiği, diğer insanların kabul ederek boyun eğdiği, erdeme ve ölümsüzlüğe kavuşturmaya, insanları yönlendirme ve yöneltme makamında olman) sayesinde usançtan da kurtuldum, ağır canlılıktan da.
Hele a tövbenin baş belası, yırt o
tövbe kaftanını...
Sana karşı tövbenin de yeri mi?
Ansızın gelip çatan bir kazasın sen.
Her dükkanı yıkar-yakarsm, eve
-barka belasın sen...
Kafdağı'nın kemerinden tutar, bir deve gibi sürür-çekersin onu.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİNHAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Üzüm suyundan yapılan ikibin şarap dolu küpün, bir damla Tanrı şarabının etkisini tapamayacağını öğrendik.
2. Dünya
şarabının sevgisnin çabuk geçtiğini, Tanrı şarabının ölümsüz olduğunu öğrendik.
3. Tanrı
şarabının tesiriyle kalpte oluşan duyguların kaynağı gönül ile yaşam kaynağı
canın birlikte çalışmasının çekici bir güzellik
oluşturduğunu öğrendik.
4. Tanrı şarabının topraktan oluşanlara benzemeyeceğini, yalnız şekil olarak benzediğini öğrendik.
5. Dünya
yaşamında insanların kararsızlıklar içinde düzen tutturamadıklarını, kesin
bilgilerle kararsızlığı Tanrı şarabı içenlerin gidereceğini öğrendik.
6. Tanrı
şarabı içen sarhoşun kaybettiklerine karşın daha iyisinden ve kontrol sahibi
olarak imkanlara kavuştuğunu öğrendik.
7. Mevlana
Hazretlerinin sözleri kişide önce öz eleştiri yapmasına sebep olduğundan acı ve
zehir geldiğini, söylerinin Tanrı şarabının verdiği sarhoşlukla olduğunu
öğrendik.
8. Sırların
herkese söylenmesinin yasak olduğunu, Mevlana Hazretlerinin sırlarını
sarhoşlukla vererek suçu Tanrı şarabına yüklediğini öğrendik.
9. Şems
Hazretlerinin devlet sahibi oluşundan Mevlana Hazretlerinin ağır canlılıktan ve
usançtan kurtardığını öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Suç işleyip de tövbe etmekten, Allah dostuna saygısızlık edip pişman olmaktan kendimizi kurtarmamız, Allah’ın verdiği olağan üstü gücümüzü tanıyıp yaşamımızda göstermemiz gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
Nerde topraktan meydana gelen şarap, nerde can şarabı (Tanrı şarabı)?
Tanrı şarabı, Tanrı sağrağı (Büyük kadehi), Tanrı gibi ölümsüz.
Yalnız şeklin onlara benzer.
Yar şu gökkübbenin gönlünü (Kalpte oluşan duyguların kaynağını) o ateşle.
Kolu-kanadı pek kırıldı.,
Canın kolunu-kanadmı kırdın;
Bir hikmet (Kontrol) var bunda ama yalnız sen bilirsin.
İki kadehcik lütfet (Tanrı şarabından bağışla), sun da söz duy benden.
O sözleri şarap söylemiş olur...
Can gemisine şaraptan başka birşey yelkenlik edemez.
Senin devletinin (Tanrının yetkili kıldığı, sırlarını bağışladığı, ilmiyle kudretiyle desteklediği, yetki verdiği kişinin sözlerini doğru çıkardığı, isteğini kendi isteği olarak gerçekleştirdiği, diğer insanların kabul ederek boyun eğdiği, erdeme ve ölümsüzlüğe kavuşturmaya, insanları yönlendirme ve yöneltme makamında olman) sayesinde usançtan da kurtuldum, ağır canlılıktan da.
Sana karşı tövbenin de yeri mi?
Ansızın gelip çatan bir kazasın sen.
Kafdağı'nın kemerinden tutar, bir deve gibi sürür-çekersin onu.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİNHAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Üzüm suyundan yapılan ikibin şarap dolu küpün, bir damla Tanrı şarabının etkisini tapamayacağını öğrendik.
4. Tanrı şarabının topraktan oluşanlara benzemeyeceğini, yalnız şekil olarak benzediğini öğrendik.
İşte böyle yaren;
Suç işleyip de tövbe etmekten, Allah dostuna saygısızlık edip pişman olmaktan kendimizi kurtarmamız, Allah’ın verdiği olağan üstü gücümüzü tanıyıp yaşamımızda göstermemiz gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ