(Mevlana Hazretleri aşkı anlatıyor)
4630.
Gözyaşlarımla, safran gibi sararmış yüzümle her an, nasılsın diye soruyorum
sana.
Bu
iki iz de halka göre;
Sana
izin (Belirtinin) ne lüzumu var?
Zaten
izinin tozu belirmiyor ki.
Sen,
söylenmedik sözü duyar, işitirsin;
Yazılmadık
senedi okursun.
Uyumadan
rüya görürsün;
Deniz
olmadan gemiler yürütürsün.
*
Övüşü bırak, az yalvar;
Çünkü
gayb âleminden, "Beni hiç göremezsin" (A’raf
suresi 143) sesi geldi.
A
çalgıcıların padişahı, o güzelden ne biliyorsan onu çal, onu söyle.
*
A güzel sesli, onun güzel Mushaf’ından iki aşir (Kur’an’dan
birkaç ayet) okumanı istiyorum.
Öylesine
iki aşır ki her harfi, dinleyene anlamlar kaynağını akıtsın.
* Sin'i, "Şimdi icâbet edin" (Ahkaf suresi) desin;
Nun'u,
"Beni hiç mi, hiç göremezsin." (A’raf suresi
143)
A
büklüm-büklüm saçı, ne de ayak bağlamadasın sen;
A
-bakışı, ne de amansızsın sen.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Mevlana
Hazretleri, Şems Hazretlerinin ayrılığından dolayı sevgisinin gücünün kanıtının
gözyaşı ve yüzün sararması olduğunu öğrendik.
2.
Şems
Hazretlerinin uzakta olsa bile Mevlana Hazretlerinin sözlerini duyduğunu,
gizlice gördüğünü öğrendik.
3.
Mevlana
Hazretlerinin dünya ortamında buluşma imkânı olmadığını bildiği halde Şems
Hazretlerini görme, kavuşma isteğinden asla vazgeçmediğini öğrendik.
4.
Kur’an’ı
Kerimin her harfi, dinleyenlere anlamlar akıttığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Hem gel bana, yaklaş diye davet olduğunu fakat
beni göremezsin diye de uyarı olduğu halde aşka düşmüş kişinin sevdiğini görme
arzusundan vazgeçmeyeceğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ