(Mevlana
Hazretleri aşkı anlatıyor)
4590.
A letafette (Güzellik, hoşluk, incelik) yele (Rüzgâra) dönen;
Sağrak
gibi (Faydası önceden görünmeyen, sonra gösteren)
şarapla dolan.
Su
gibi, şekillerin canısın, hepsini gösterirsin;
Ayna
gibi güzelliğe eminsin (Şüphesi olmayansın).
Aşktan
anlamayan her aşağılık can, seni, şu göründüğün gibi bilir, bir şekil olarak
görür, öyle sanır.
Hâlbuki
görünüşte yeryüzündensin amma göğün de canısın sen.
A
sürme gibi dövülen, toz hâline gelen, sen, iyiden-iyiye inanç gözüne sürmesin (Görüşü kuvvetlendirensin).
A
lâ'l (Kırmızı renkli kıymetli taş) hangi
madendensin;
Yüzük
halkasına gir, güzel bir taşsın sen.
Kılıç
gibi kinlerle doldun mu, binlerce rahmet, utanır senden.
A
Tebrizli Şems, görünüşün hoş, mânâ âlemindeyse ne de hoş yardımcısın sen.
Aşk,
şekerler saçmaya başladı mı, gizil bir Ay, cilvelenmeye koyulur.
Bakarsın ki şekerin sonu yok;
Hem
bir güzelce yersin, hem isteyene verirsin.
***
DİVAN-I
KEBİR 5 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Aşkın
şekillere can veren, güzelliği şüphelerden arındırıp olduğu gibi şekilde
gösteren, faydası önceden görünmeyen, sonra gösteren, sarhoşluk veren olanağa
ve güce sahip olduğunu öğrendik.
2.
Aşağılık
kişilerin aşkı manasıyla bilemeyeceklerini sadece gördüğü gibi şekil olarak inandıklarını
öğrendik.
3.
Aşkın
görüş kabiliyetini çok yükselttiğini, sanılardan kurtardığını öğrendik.
4.
Aşkın
bir üzerimizde taşıyacağımız bir mücevher olması gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Aşkı öğreten Şems Hazretlerinin mana aleminde
aşıklara hoşça yardım ettiğini, aşkın şeker gibi tatlı olduğunu gösterdiğini ve
sahip ettirdiğini, isteyene bolca verdiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ