16 Nisan 2015 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 1 CİLT 2750 İNCİ BEYİT

2750.  İnsanın canı, haksız yere ( Davası, iddiası, davranışı, düşüncesi doğru ve yerinde olmayan) ihtiyâr (Arzu, istek, razı olmak, katlanmak, seçmek) davasına girişir.
Onun (Aşkın) ihtiyârındaki yücelik, ihtiyârımı elden almış, beni ihtiyârsız bırakmıştır.

Hünerli aşkın başında bir yeldir (Rüzgâr) var amma bir kadeh şarap sundum mu o yel kalmaz, savuşur gider.

Yarabbi!
Nasıl bir sevgilim var?
Adeta bir aslan avlamışım;
Gönlümde onun gezip dolaşması için yüzlerce çayırlık, çimenlik var.

Benim yanıma gelince mahsustan kızar da der ki:
Benim seninle işim var, ne vaktedek kaçacaksın benden?

Dün gece yeni Ay’a, ay yüzlümü sordum; dedi ki:
Ardında koşup duruyorum, ayağım toz içinde.

Güneş doğunca, neden dedim, yüzün sapsarı?
Dedi ki:
Onun yüzünü gördüm, utandım da bu renge boyandım.

Ey su, secdeye kapanmışsın, başını ayak etmişsin, yüzün yerde, koşup duruyorsun dedim.
Dedi ki:
Onun afsunuyla (Büyüsüyle) yılan gibi kıvrana-kıvrana sürünüp gidiyorum işte.
Ey adalet beyi, inzibat amiri ateş, neden böyle kıvranıp durmadasın dedim:
Dedi ki:
Yüzümün yalımından(Alevinden) kararsız bir gönlüm var (İşin veya sorun hakkında düşünerek vereceğim kesin yargı verecek durumda değilim) da ondan.

Ey dünyanın habercisi rüzgâr, neden böyle tez canlısın dedim.
Dedi ki:
İhtiyârım elimde olsaydı bu tez canlılık şöyle dursun, şu gönlüm bile yanar, yakılır, mahvolurdu.

Ey toprak, ne düşünüyorsun, neden böyle susmadasın, düşüncelere dalıp gitmişsin dedim.
Dedi ki:
Susmama bakma, içimde bahçeler var, baharlar var.
                             ***   
DİVAN-I KEBİR1 MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1.    Canımız serbest olduğu zaman hak etmediğimiz ve hakkımız olmayan isteklerle uğraşacağımızı öğrendik.
2.    Aşkın otoritesi insana geldiği zaman; aşk canımızdaki tüm istekleri etkisiz hale getirerek kendi yüksek, ulu, büyük kararlarını geçerli kıldığını öğrendik.
3.    Aşktan hiç kimsenin kaçmaya gücü olmadığını öğrendik.
                         *                                  
İşte böyle yaren;
Ateş, su, toprak, rüzgâr olan dört unsurun aşkın emrinde olduğunu, herkesten sakladıkları güzelliklerini âşıklara sunduklarını öğrendik, anladık.
                                 *                
RAVLİ


Popüler Yayınlar