18 Mayıs 2024 Cumartesi

MEVLANA CELALEDDİN RUBAİLER D138

Kul (Sevgiyle bağlanan), varlığından (Sahip olduğu dünyaya ait mal, mülk, makam, para, gençlik, sağlık vb.güvendiklerinden) mutlak olarak yok olmadıkça (Güvencini son vermedikçe), onun katında birlik, gerçekleşemez.

Birlik (Varlık birliği-Vahdeti-vücut), hulûl (Tanrı ruhunun herhangi bir bedene girdiğine inanma) değildir, senin yok olmandır;

 Yoksa saçma sözlerle, olmayacak işlerle batıl (İnanç bakımından gerçek olmayan), hak (Doğru, gerçek) olmaz.

                            ***

Hulül: Kulla Tanrı birer varlık oldukları halde, kulun, Tanrı'yla birleşmesi

yahut Tanrı'nın kula, kulun varlığına girip tasarrufta bulunması.

 Bu inanç, varlık birliği (Vahdet-i vücut) inancına tamamiyle zıddır (Karşıt) ve vahdete (Bir olmaya, tek olmaya) inanalar, bu inancı şiddetle reddetmişlerdir.

Vahdette, kul ve Hak'tan başka var ve varlık yoktur.

 Her şey, O'nun mazharıdır (İyiliğine erişmiş) ve O (Tanrı), her şeyde, o şeyin mazhariyetine (Erişmeye, elde etmeye) göre zahirdir (Dış yüzüdür).

Fakat zâtı (Kendi) itibariyle her şeyden münezzehtir (Eksiklik, kötülük ve başka fenalıklardan uzak olan), yücedir.

 Kul mevhum (Gerçekte olmayıp var sanılan, var diye düşünülen, kuruntuya dayanan) varlığından , tümden geçmedikçe bu birlik, ancak bilgi, biraz daha ileri giderse görüş halinde kalır;

Oluş haline gelemez.

Bu bakımdan, her şey, her varlık ve her var olan, onun zuhuru (Ortaya çıkması, belirmesi, baş göstermesi, meydana çıkması) ve tecellisi (Belirme, görünme , ortaya çıkma, zuhur etme, meydana çıkma) olmakla beraber hiç bir şey, ondan bir parça değildir.

O olamaz;

O her şeyden mukaddestir (Kutsal: Güçlü bir dini saygı uyandırandır).

                              *

ÇEVİREN VE HAZIRLAYAN: Abdulbaki GÖLPINARLI

Ajans-TÜRK MATBAACILIK SANAİ ANKARA-1982

                           ***

Neler öğrendik;

1.    Allah'a sevgiyle bağlanan kişinin kendisini dünyaya ve ahrete ait istek, elde ediş ve elde bulundurma bağlarından kendisini temizlemesi gerektiğini öğrendik.

2.    Allah'ın varlığında var olmak, birliği ulaşmak için kulun Allah'tan başka sevgilerden kendisini arındırması gerektiğini öğrendik.

3.    Allah dostlarının Allah'tan ayrı biri olarak düşünmemek gerektiğini öğrendik.

4.    Allah gelip de insanın vücuduna girmediğini, kulun Allah'ın varlığında var olmak için kendisini hazırlaması ve kabul edilmesini beklemesi gerektiğini öğrendik.

5.    Akıl oyunlarıyla Allah'ı bir sıfata, bir şekle sokamayacağımızı, bunun gerçek inanç olmayacağını bilmemiz, anlamamız gerektiğini öğrendik.

6.    Allah'ın kendisine kabul edeceği kuluna kendi dostlarından birini sevdirerek onun huzura alınacak ders ve terbiye alması sağlandığını öğrendik.

                             *

 RAVLİ

Popüler Yayınlar