(Mevlâna
hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
3100. Tebriz'li padişah Şemseddin'sin sen;
Işığını belirt de (Karanlığı
kaldır da) nazlı Tebriz'i can gözüne (Kişinin benliğini, kendi
manevi varlığını, ruhunu. nefsini, özünü gören göz), gönül görüşüne (Kalpte oluşan duyguların kaynağıyla hakikati olduğu gören
görüşe) yurt (Memleket)
et.
A güzel, şarap (Tanrı şarabı) sun da
sarhoşların mahmurluğunu
(Sarhoşluk sonrası sersemliğini) gider;
Çünkü yüzünün aşkı, hepsinin de kararını (Düşünerek
verilen kesin yargıları) aldı-gitti.
Yıllanmış şarabı (Öldükten
sonra bile olgunlaşmaya devam eden Allah dostlarının sarhoş eden sözlerini) getir, sabah çağında sun da güller saç;
Çünkü gökyüzü
bile sarhoşların şarabıyla coştu-köpürdü.
O canların kararını, o can güllüğünü,
laleliğini sun..
Sarhoşların
ağızlarını da şekerlerle doldur, kucaklarını da.
Ele bir kadeh al, şeker dudaklıların eline sun...
Kerem et (Bağışta,
iyilikte bulun) de rahmet (Bağışlama) suyuyla
sarhoşların
tozlarını yatıştır.
A güzelim, can da
eline kuldur senin, gönül de;
Sarhoş için sendeki o güzelim
şarapla sarhoşların ihtiyarını da al, kararını da.
Lale renkli şarabın başlara vurdu mu, kııl gül bile sarhoşlann yüzlerini görür de utanır.
Meclisin cenâhiyle (Aşkıyla) kalbi,
şarapla düzene girdi mi, sarhoşların Zül-fekaar’ının (Hazreti
Alinin kılıcının) ucu, gamın kellesini
uçurur-gider.
A güzel, günümüzsün bizim,
derdimizi-gamımızı
yakanımızsın...
A yücelmiş güzel, sarhoşların işleri-güçleri seninle düzene girer.
Tut arslanların
(Cesur ve yiğit adamların) kulaklarını,
çeke-çeke deve katarı gibi bir katar yap onları...
Sen arslanları bile alt eden bir Tanrı erisin;
Sarhoşların
yularları elindedir senin.
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
HAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Şems hazretlerinin her zaman hükmünün sürdüğü padişah olduğunu, kendisine sevgiyle bağlı olan, dostluğunu devam ettiren, hizmet etmekten mutlu olanlara hakikati gören, gönlünü açarak duyguların kaynağı ile gören göz, yani kalp ve gönül gözünü açan, seveninin içine yerleşen, aydınlatan olmasını istememiz gerektiğini öğrendik.
2. Bazı sır bilgilerin verilmesi, kişinin kendi aklından da saklanması gerektiğinden kişi Tanrı şarabıyla sarhoş edilerek bu bilginin öze yerleştirildiğini, tohum toprağa konmuş gibi konduğunu, sonra o tohumun kimyasının değişerek filiz olacağını, gün ışığına kavuşacağı, sonra olgunlaşıp ürün vereceği gibi aşamalar olduğunu öğrendik.
3. Şems Hazretlerinin güzel nurlu yüzüne bakanda oluşan aşkla kişinin önceden verdiği tüm kararların, yargıların hepsinin yok ve önemsiz hale geleceğini öğrendik.
4. Kişi değişmek istese de kendi kendini değiştirip dönüştüremeyeceğini, bu doğru ve güzel değişimi Allah yakının açık ve gizli yardımının olması gerektiğini öğrendik.
5. Değişimdeki kişinin aklı başındayken anlayamayacağı, kabul etmeyeceği fakat olması gereken değişimin gerçekleşmesi için kişinin Tanrı şarabıyla sarhoş olmasının gerektiğini, bunu da insan ruhuna Allah'ı sevdiren, Allah nuru saçan kişinin sunumlarıyla gerçekleşeceğini öğrendik.
6. Allah dostlarının toplandığı yere kabul edilenin bu topluluğun ruhani tesiriyle içinde hiçbir üzüntünün kalmayacağını öğrendik.
7. Şems Hazretlerinin bizim günümüzle beraber, derdimizi üzüntümüzü bilen yakınımız olduğunu, Mevlana Hazretlerinin sevenlerinin işlerini düzene koyan olduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretleri kendisini seven ve bağlanan yiğit cesur kişileri devlet sahibi Şems Hazretlerinin düzene sokmasını, kontrol etmesini, daha yücelere doğru çekmesini istediğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
HAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Şems hazretlerinin her zaman hükmünün sürdüğü padişah olduğunu, kendisine sevgiyle bağlı olan, dostluğunu devam ettiren, hizmet etmekten mutlu olanlara hakikati gören, gönlünü açarak duyguların kaynağı ile gören göz, yani kalp ve gönül gözünü açan, seveninin içine yerleşen, aydınlatan olmasını istememiz gerektiğini öğrendik.
2. Bazı sır bilgilerin verilmesi, kişinin kendi aklından da saklanması gerektiğinden kişi Tanrı şarabıyla sarhoş edilerek bu bilginin öze yerleştirildiğini, tohum toprağa konmuş gibi konduğunu, sonra o tohumun kimyasının değişerek filiz olacağını, gün ışığına kavuşacağı, sonra olgunlaşıp ürün vereceği gibi aşamalar olduğunu öğrendik.
3. Şems Hazretlerinin güzel nurlu yüzüne bakanda oluşan aşkla kişinin önceden verdiği tüm kararların, yargıların hepsinin yok ve önemsiz hale geleceğini öğrendik.
4. Kişi değişmek istese de kendi kendini değiştirip dönüştüremeyeceğini, bu doğru ve güzel değişimi Allah yakının açık ve gizli yardımının olması gerektiğini öğrendik.
5. Değişimdeki kişinin aklı başındayken anlayamayacağı, kabul etmeyeceği fakat olması gereken değişimin gerçekleşmesi için kişinin Tanrı şarabıyla sarhoş olmasının gerektiğini, bunu da insan ruhuna Allah'ı sevdiren, Allah nuru saçan kişinin sunumlarıyla gerçekleşeceğini öğrendik.
6. Allah dostlarının toplandığı yere kabul edilenin bu topluluğun ruhani tesiriyle içinde hiçbir üzüntünün kalmayacağını öğrendik.
7. Şems Hazretlerinin bizim günümüzle beraber, derdimizi üzüntümüzü bilen yakınımız olduğunu, Mevlana Hazretlerinin sevenlerinin işlerini düzene koyan olduğunu öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Mevlana Hazretleri kendisini seven ve bağlanan yiğit cesur kişileri devlet sahibi Şems Hazretlerinin düzene sokmasını, kontrol etmesini, daha yücelere doğru çekmesini istediğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ