(Mevlâna
hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)
2940. Gönlünde (Kalpte oluşan duyguların) vefadan
( Sevgiyi sürdürme, sevgi dostluk bağlılğından) eser (Emek sonucu ortaya çıkan ürün) bulunmayan sevgilinin vefasına and olsun
(Yemin olsun), bütün ömür boyunca böyle neşeli, böyle kutlu bir an yoktur.
Bundan daha sevinçli
(Hoşa giden oluşumla duyulan coşku), bundan daha güzel ne olabilir ki
sen cansın (Güç, dirilik sağlayansın) da,
cihansın (Her tarafa yayılan, her yere yayılan) da...
Cihanın sonu yokmuş;
Aşıklara (Aşırı sevgi ve bağlılık duyan, tutkun kimse) ne gam (Sıkıntı vermez).
Bu gece sarhoş bir halde o şeker dudaklının (Şems Hazretlerinin) odasına gidelim;
Kaftanı (Değerli kumaş)
olmayan elbise çalandan ne diye kaçacak?
O yüzde, o güzellikte kimyanın (Üstün
özellikler taşıyan, çok değerli olanın) hüneri yoksa (Beceri isteyen ustalıkla) sevgiliyle buluşma gününde
bütün şu toprak, neden altın olup gidiyor?
Mahallesinin tozunda-toprağından
tutyanın (Göze çekilen, daha iyi görüşü sağlayan
sürmenin) hassası (Özelliği) yoksa hiçbir
şeyden haberi olmayan ahmağın (Aklını
doğru kullanamayanın) bile gözleri, neden sevgiliyle aydınlanıyor?
Hele, sustum ben;
Sen selamımı götür, saygılarımı söyle.,
Elinde duadan
(Yakarış) başka birşey olmayan, ne yapabilir ki?
A şeker dudaklı güzel.
Oruç Ayı geldi-çattı işte...
Ne kucaklama var artık, ne başka bir şey;
Sadece öpüş çağı şimdi.
Otur da seyret:
Yemeyi-içmeyi bırak da kevser (Cennette bulunan) havuzunun kıyısında binlerce dudaktan kurumuş susuzu seyre dal (Kendini vererek bak).
Oruç (Su ile söndürülmesi
gereken) ateşse sen arı-duru (Çok temiz) suya bak, testiye (Su kabına) değil...
Ateş gibi şarap (Tanrı şarabı)
aklına-fikrine
bir tazelik, bir açıklık verir elbet.
Kocakarı ağladı mı. oruç
padişahı güler...
Işığın gönlü (Sevgiyle, genişlemek için) şişmanlar, mumun bedenidir arıklaşan (Zayıflaşan,
incelen).
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
HAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Çok
sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah
dostunun; bütün ömür boyunca neşe, kutluluk verdiğini, öğrendik.
2. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun; kendisine aşık olana hiçbir sıkıntı vermediğini, sevinç, güç, dirilik verdiğini öğrendik.
3. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun yanına bu zamana kadar edindiğimiz bildiklerimizi unutarak onun öğretisini almak üzere gitmemiz gerektiğini öğrendik.
4. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun yüzüne bakmakla değersizlikten kurtuup değerli hale geleceğimizi öğrendik.
5. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun seven aklını doğru kullanamayan, hakikati olduğu gibi göremeyenin gözlerini sevgiyle aydınlattığını öğrendik.
6. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostuna bir şey hediye edemesek bile duamızı götürmemiz gerektiğini öğrendik.
7. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun aşık olanı cennet havuzuna götüreceğini, Tanrı şarabı içireceğini, sarhoş edeceğini, Allah'ın Kur'anı kerimde söylediklerinin, Peygamber efendilerimizin söylediklerinin doğruluğunu, bilinen ve bilinmeyen Allah dostları ile tanışılacağını, sonra dünya âleminin kavgalarının, karışıklarının içinde salınacağını, bu hayal bile edemeyeceğimiz bilgilere kavuşacağımızı, sağlam bilgiye, iyi kat'i bilmeye, kendi gözümüzle görüp niteliğe, vasıflara, öze, özlüğe, asıla, esasa kavuşacağımızı öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Ağlayışa karşılık verildiğini, ışığın genişleyerek ilerlemek olduğunu, her bedenin zayıflayıp toprağa karışacağını öğrendik, anladık.
RAVLİ
Sen selamımı götür, saygılarımı söyle.,
Yemeyi-içmeyi bırak da kevser (Cennette bulunan) havuzunun kıyısında binlerce dudaktan kurumuş susuzu seyre dal (Kendini vererek bak).
***
DİVAN-I KEBİR 7 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
HAZIRLAYAN: ABDULBAKİ GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
2. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun; kendisine aşık olana hiçbir sıkıntı vermediğini, sevinç, güç, dirilik verdiğini öğrendik.
3. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun yanına bu zamana kadar edindiğimiz bildiklerimizi unutarak onun öğretisini almak üzere gitmemiz gerektiğini öğrendik.
4. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun yüzüne bakmakla değersizlikten kurtuup değerli hale geleceğimizi öğrendik.
5. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun seven aklını doğru kullanamayan, hakikati olduğu gibi göremeyenin gözlerini sevgiyle aydınlattığını öğrendik.
6. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostuna bir şey hediye edemesek bile duamızı götürmemiz gerektiğini öğrendik.
7. Çok sevdiğimiz, sevgili olarak tanımladığımız, sevgi ve bağlılık duyduğumuz Allah dostunun aşık olanı cennet havuzuna götüreceğini, Tanrı şarabı içireceğini, sarhoş edeceğini, Allah'ın Kur'anı kerimde söylediklerinin, Peygamber efendilerimizin söylediklerinin doğruluğunu, bilinen ve bilinmeyen Allah dostları ile tanışılacağını, sonra dünya âleminin kavgalarının, karışıklarının içinde salınacağını, bu hayal bile edemeyeceğimiz bilgilere kavuşacağımızı, sağlam bilgiye, iyi kat'i bilmeye, kendi gözümüzle görüp niteliğe, vasıflara, öze, özlüğe, asıla, esasa kavuşacağımızı öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Ağlayışa karşılık verildiğini, ışığın genişleyerek ilerlemek olduğunu, her bedenin zayıflayıp toprağa karışacağını öğrendik, anladık.
RAVLİ