25 Şubat 2018 Pazar

DİVAN-I KEBİR 5. CİLT 120 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini anlatıyor)

120. Kendine gel;
Kapıdaki benim işte, aç kapıyı.
Kapıyı kapamak, razılık alameti değildir (Uygun bulana, benimseyene, kabul ederek kapına gelene kapını kapama).

Her zerrenin (Bütünün en küçük parçasında) gönlünde bir saray var;
Fakat açmadıkça o kapı, kapalı kalır sana.

Tanyerini yarıp sabahları ağartan, seher çağının rabbi olan Tanrı sensin;
Yüzlerce kapı açar da gel dersin.

Hayır, kapıdaki ben değilim, sensin.
Yol ver, aç kendini kapıyı.

Kibrit taşı, ateşe geldi de dedi ki;
A dilber, çık dışarıya, gel kucağıma benim.

Şeklim, şekline benzemez amma baştan-başa senden ibaretim, görünüşüm, bir perdedir adeta.

Fakat bana ulaşır-kavuşursan görünüşte de sen olurum, içyüzde de sen;
Bu kavuşmayla şeklim, yok olur gider.

Ateş de ona, çıktım dışarı dedi;
Kendi-kendimden ne diye yüzümü örteceğim?

Hadi, benden duy da bildir bütün eşe-dosta, yakınlara;
Dağ bile olsa ot gibi çek onu kendine;
Sana kehribarlık (Çekicilik) sıfatını verdim.
                            ***   
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                            ***
Neler öğrendik;
1.     Allah veya Allah dostunun kendisine razı olup gelene kapısının kapalı olduğunu, isteklinin kendi tercihi olan kapısından içeri alınmayacağını bilmesi gerektiğini öğrendik.
2.     İsteklinin razı olması kadar istenilenin de razı olunması ile kapıların açıldığını öğrendik.
3.     İstekli kendi zamanına göre değil, istenilenin zamanını beklemesi gerektiğini öğrendik.
4.     İsteklinin istediğini aklı başındayken iyice düşündükten sonra istediğinin kapısına varması, kapı açılana kadar da beklemesi gerektiğini öğrendik.
5.     İstekli ne kadar istese de kapı açılmazsa o kişi için defalarca geri dönüp kendini özeleştiri yaparak tekrar-tekrar kapıya gitmesi gerektiğini, uygun oluncaya kadar denemesi gerektiğini öğrendik.
6.     İstenilenin şekli isteyene benzemediğini, ama ayrı da olmadığını, şeklin ancak bir perde görevi yaptığını, uygun olmayanların göremediğini öğrendik.
7.     İstenilene ulaşıp-kavuşan isteyenin birlikte oldukları zaman aralarında farklılıkların kalmayacağını öğrendik.
                     *
İşte böyle yaren;
İstenilen mıknatıs gibi isteyeni kendisine çektiğini, istenilen ile isteyenin aradaki şekil perdesinin kavuşmaya engel olduğunu, bu engeli isteyenin görüp anlayancıya kadar sıkıntı çekeceğini öğrendik, anladık.
                      *

RAV

Popüler Yayınlar