(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini
anlatıyor)
4140.
Canın sahibi, Tebrizlilerin övüncü Şemseddin, şu başım, senin fidanında
bitmiştir;
Çünkü
sensin onu yetiştiren.
A
demir yürekli, meğer o demir yüreğin bir aynaymış;
Aynaysa
benim gönlümle çok eski bir eş-dost.
Ben
aynanın gönlündeyim, ayna benim gönlümde.
Beden
de kim oluyor?
Dün,
evvelki gün meydana gelmiş biri ancak.
Hoca,
neden böylesin?
Din aşkı,
senden kaçıp duruyor;
Çünkü
seni, hep evvelsi günkü Ahmed görüyor.
Seçilmiş
bir kuşsun gerçekten de;
Tatlı
yemler devşir;
Senin
kuşuna, ta Çin’den yem geldi.
Tanrı
aslasın, Tanrı, sana erkek aslan adını verdi;
İş
böyleyken ne diye tuttun da bir maymunla solukdaş oldun?
Beden
şekline bakma, o şekli görme;
Senin
lâyığın değil o;
Fakat
bazı kere padişah da tura, bir yön hırka giyer.
Aklını
başına devşir de gönlünü, bir uğurdan, sevgilinin eline ver;
Ver
de gönlün hasede, kine düşüp çürümesin.
Güzel
bir hale gelen, boyuna aşk arayan gönül yok mu?
Böyle
gönüle Turisina’nın gönlü, gönlü bile yaygı kesilir, ayaklarının altına
döşenir.
O
şerbete susamışsın, o vuruş, yaralıyor, hasta ediyor seni;
Bu
gurbetteyken adam-akıllı inanç olamaz sende.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Yetişenin,
gelişip etkin olanın insanın canı olduğunu, canını yetişmesi için Şems
Hazretleri gibi Allah dostuna bağlarsa, onun yetiştirmesine kendini bırakanın Mevlana
Hazretleri gibi yetişebileceğini öğrendik.
2.
Yetiştiren kişinin
güçlü, kuvvetli, sert olması gerektiğini ve ayna gibi yetiştirdiğini kendisine
açıkça, anlaşılır şekilde göstermesi gerektiğini öğrendik.
3.
Öz eleştiriyi
yetişmiş kişinin doğru sözüyle, doğruyu olduğu gibi gören gözüyle yapması
gerektiğini, kişinin kendi kendine öz eleştiri yapabilmesi için uygunluktan
olgunluğa geçmiş olması gerektiğini öğrendik.
4.
Yetişmemiş
kişinin öz eleştiriden kaçacağını, kendi kendisini bile eleştirecek
dayanıklılığın ve gerçek söze ve duruma dayanma gücünün olamayacağını öğrendik.
5.
Kişinin gönlünün
çok önceden var edildiğini, vücudun sonradan meydana geldiğini öğrendik.
6.
Akıl öğreten,
öğüt veren kişinin peygamber zamanının olaylarını örnek gösterip takılıp
kalmaması, din aşkını tanıyıp bilmesi, din
aşkının söyleyeceği yeni ve güncel çok veriler olduğunu öğrendik.
7.
Akıl öğreten,
öğüt veren kişinin Tanrı’nın erkek aslanı olması gerektiğini, taklit davranışlar
yapanlardan uzak olması gerektiğini öğrendik.
8.
İnsan gönlünün
her an aşk aradığını, gönlünün aşk aradığının bilincinde olana aradığı
sevgiliyi bulacağını öğrendik.
9.
Gönlünün
sevdiğini bulan kişinin aklını başına alıp sevgilinin yetiştirmesi için kendini
sıfırlaması gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Doğru ve kaliteli arayışta olanın erken veya geç aradığını bulacağını
ancak uygunluktan olgunluğa geçmiş iyi elde
yetişmiş kişinin kıymet bileceğini, güzel ürünler meydana getireceğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ