20 Ocak 2017 Cuma

DİVAN-I KEBİR 3 CİLT 2080 İNCİ BEYİT

(Mevlana Hazretleri Şems’i Tebrizi’yi Hazretlerini anlatıyor)

2080.Periyle (Dişi cinle) şeytan, onun yüce tahtını bilemez;
Çünkü tahtı, bakıştır (Anlama, algılama, farkına varma, değerlendirme biçimini gözüyle yapar),

Dünyasıysa can gözüyle görüş (Yaşamayı sağlayan gücünün, diriliğinin, sevgisinin, ilgisinin, gönül bağlantısının benzerlerinden ayıran yargıya sahip olmasındandır).

Can gözüyle görür (Gizleneni, görünmeyeni görecek, değerlendirecek yapıya sahip), bütün kuşların dillerini bilir;

Fakat hiçbir kuş, vehmiyle (Yanlış ve yersiz düşünceyle ona) yol bulamaz onun diline, hiçbir kuş, onun dilini bilemez (Sesi sözü taklit edebilir fakat ne manaya geldiğini anlayamaz).

Parasının damgası, her kapıya vurulmuştur, ihsanı (Yardımı, iyiliğini ertelemez) peşindir.
Fakat sen onu bugün elde edemezsin ki madeninden bir koku alasın.

Onu görsen-görsen rintlerin (Gönül erlerinin) halkasında görebilirsin;
Çünkü aşk girer araya da onu tutar, o halkanın ortasına getiriverir (Lideri yapar).

O yandan uçup gelen gönül, olsa-olsa onun okudur;
Yoksa erlerden kimdir onun katı yayını çekebilen?

Aşkının sakisi (İnsana Allah sevgisi veren, Allah nuru saçan kimse) kime şarap sunduysa (Allah şarabından ikram ettiyse), kim o sakinin elinden şarap içtiyse gene ona, o şarabı sun (Bir büyüğe nezaket gereği takdim et), doldur kadehi ver (Aynı şekilde sen de ona ikramlarda bulun);

Tebriz’in övündüğü Şems’ten şarap sunmada;
Canla gönül, nasıl olur da her an, kul-köle olmaz ona?

Gel-gel ki sen, semâ’ın canının canına cansın (Allah sözlerini dinlemek için kendinden geçenlere güç, dirilik, yaşam, hayat verensin);
Semâ’ın soyuna-sopuna (İyi ve üstün nitelikleri veren dinleyişe), semâ topluluğuna (Bir araya aynı maksatla gelmiş kişilere) binlerce aydın mumsun (Karanlıkta kalmışların, çıkmaza düşmüşlerin yolunu aydınlatan, problemlerini çözensin).

Yüz binlerce yıldızın gönlü (Arzuları, muratları, istekleri), senin yüzünden aydındır (Işıklıdır, aydınlıktır);

Gel, semâ göğüne (Allah’tan söz dinleyecek yüksekliğe ulaşıp) doğan Ay’sın (Karanlıkta kalanları aydınlatan) sen.
                          ***     
DİVAN-I KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
                         ***
Neler öğrendik;
1.    Şems Hazretlerinin farklı bir bakış sırlarına sahip olduğunu, başımızdaki gözle baktığımız yüzeysel bir bakış olmadığını öğrendik.
2.    Şems Hazretlerinin sözlerinin anlamını her insanın duysa bile anlayamayacağını öğrendik.
3.    Şems Hazretlerini Allah’a âşık gönül erlerinin topluluğunda aramamız ancak Allah’ı arayan bir aşık olarak orada görebileceğimizi öğrendik.
4.    Şems Hazretlerinin iyiliğinin hemen olduğunu ama herkesin bunu elde edemeyeceğini, en ufak bir iz bile göremeyeceğini öğrendik.
5.    Şems Hazretlerinin verdiği sır niteliğinde bilgi içeren sözlerin insanı kendinden geçirip sarhoşluk veren sözler olduğunu, bu sözlerin kendisine kişileri bağladığını, dost ettiğini, can ve gönülden hizmet eden yaptığını öğrendik.
                               *                                
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerinden aydınlanan sayısız gönül olduğunu, ona ulaşmak için yolu Mevlana Hazretlerinden ve dostlarından öğrenmemiz gerektiğini öğrendik, anladık.
                               *                                                           

RAVLİ

Popüler Yayınlar