16 Haziran 2014 Pazartesi

DERVİŞ YOLU GÜLŞEN-İ TEVHİD 592

Aks midân nakş-ı dibace-i cihan
Nâm-ı her bende-i cihân hace-i cihân
(Hazreti Mevlana, Mesnevi 6.inci cilt 4442 inci beyit açıklaması)

“ Cihan dibacesinin (Ön sözünün) nakşını (İşlemelerinin) aksine (Uygun olmadığını) bil.
Dünyaya kul (Sevgiyle bağlanan) olanların adı, cihan padişahı oldu.”

Kardeş!
Sen kendini tanımadın.

İncisin, fakat kendini bilmediğin için topraklara düştün karıştın.
Sen en güzel doğan kuşusun ama viranede kalmışsın.

Haydi, sana yazık değil mi?
Yine şaha doğru uç.

Sen bu viranede nasıl karar ediyorsun?
Padişah ava çıkmış, seni avında kullanmak istiyor.

Sen yarasa değilsin, senin yerin, virane değildir.
Sen bilmiyorsun, senin varlığında kim vardır?

Ey insan!
Sen halife zadesin (Hz. Muhammed’in vekili, oğlusun) ne olur bir an, kendinin kim olduğunu anla.
                         ***
 GÜLŞEN-İ TEVHİD İBRAHİM ŞÂHİDİ
Çev: Midhat Bahari BEYTUR
İnkilap ve Aka kitapevleri koll. Şrt.
                         ***
Neler öğrendik;
1.    Bedenimizin eğri düşünceli ters gidişli olduğundan ve hilelerle canı esir ettiğinden isteklerinden, zorlamalarından, ömrümüzü yağmalamasından kurtarmamız gerektiğini öğrendik.
2.    Ecel gelmeden önce hür olmanın yolunu bulmamız gerektiğini öğrendik.
3.    Dünyanın kadın gibi hile ve işve (İlgi çekme, gönül çelmek için takındıkları hoş, aldatıcı tavır, kırıtma, naz, cilve, eda) ile güzel yüzünü göstererek tuzak kurduğunu, ama isteğe, amaca ulaştırır gibi yapıp ulaştırmadığını öğrendik.
4.    Başımızın aşırı ve güçlü tutku ve isteklerle, gönlün ise vesvese ve kavgalarla dolu olduğundan tek çarenin Hak korkusuna sığınmamız gerektiğini öğrendik.
5.    Tabiat her sene yenilendiği gibi bizim de gönlümüzü yenilenmemizin gerektiğini öğrendik.
6.    Düşüncelerden kurtulup uykuya dalmamız, uykudan sonra uyanıklık geldiğini bilmemiz, uyanık olmamız, halkın uyuyor sanmasını sağlamamız gerektiğini öğrendik.
7.    Kadının, (Dünyanın) hilesinin saf kişiyi çekişmelere götüreceğini, olaylar arasındaki bağlantıyı yitirmesine sebep olacağını, ne yapacağını bilemeyip şaşıracağını öğrendik.
8.     Hilelere dini karıştırmamak gerektiğini, dinine bağlı olanın gönlüne kendini koruması için haberler geleceğini öğrendik.
9.    Kadının, (Dünyanın) hilesinin sonu olmadığını öğrendik.
10.                      Göklere yükselmeyen başın yerinin zevk ve şehvetler (Bir şeyi fazla istemek), boş ve geçici işler olduğunu öğrendik. 
11.                      Ten hapsinden Allah’ın haber getiren nebilerden başkasının olmadığını, bizi satın alıp hür edeceklerin, olduğunu öğrendik.
12.                      Kendinin dünyada hapis olduğunu binde bir doğru görüşlü kimsenin anladığını öğrendik.
13.                      Müminin kaybolmuş malının ilim olduğunu öğrendik.
14.                      Doğuştan esir olan kişinin hürriyetin zevkini bilemeyeceğini öğrendik.
15.                      Hakkın izni ve gökten gelen bir haber olmadıkça kişinin esir olduğunun farkına varamayacağını öğrendik.
                                            *
İşte böyle yaren;
Ayıpları örtersek bizim de ayıplarımızın örtüleceğini, emin olmadıkça da hiç kimseye gülmenin yanlış olduğunu öğrendik, anladık.

Yaptıklarımızın bir karşılığı olduğunu, yaşarken bunun karşılığını alacağımızı öğrendik, anladık.

Allah’ın arşının bütün ruhlara açık bir sofra olduğunu öğrendik, anladık.

Her an kendi halimizi gözetmemiz gerektiğini, adalet karşılığında gönül rahatlığı, rahatlık, kaygısızlık ve sakin olma, zevk ve neşe olduğunu, zulmün karşılığında cefanın olduğunu öğrendik, anladık.

Nefsin çuvalına konan bizlerin, bizi çuvaldan kurtaracak görünmeyen âlemin kurtarıcıları olanları ile bağ kurmaktan başka çaremiz olmadığını öğrendik, anladık.

                                              *
RAVLİ


Popüler Yayınlar