Der meyan-i Beyza-i
ferhhâ
Neşnevi tesbih-i
murğan-i havâ
(Hazreti Mevlana, Mesnevi
6.inci cilt 3449 inci beyit açıklaması)
“ Sen, yumurtadaki kuş
yavrusu gibisin.
Havadaki kuşların
tespihlerini duymazsın.”
Kanadı altına alan, seni
kanadı altına aldı mı, cihana ait garazlardan (Kin
gütmekten, elde etmek peşinde koşmaktan, isteklerinin peşinden gitmekten)
kurtulursun.
Çokluk bu yumurta cihana harç
olur (Kendi haline bırakılan yumurta çok da olsa bir
zaman sonra bozulup gider), kanat altına girmez de yavru kuş doğmaz (Koruyup, ısıtılıp, gelişmesi sağlanmazsa yumurtadan kuş
çıkmaz).
Eğer Allah’ın inayetleri (Yardımları) imdada yetişmezse, kanat altına girer ama
yumurta bozulur.
Sen aşık oldun mu, kanat
altına girdin demektir.
Yumurtadan çık, kanatlarını
aç da uç.
Heva ve hevesten (Dünyaya ait boş ve geçici şeylerden, zevk ve şehvetten)
geçersen aşık olur, Allah velilerin derneğine girmeye lâyık olursun.
*
Neler öğrendik:
1.
Allah’ın ışığının
sayısız kuvveti olduğunu, kendini Allah’a yöneltmiş kişiyi kutlu kıldığını
öğrendik.
2.
Taş yüreklilere
Allah’ın ışığı vurduğunu ama onların bir parlaklık alamadıklarını öğrendik.
3.
Sevenin, gönlü
akanın, tutulmanın yanlış görüş ve isteğe neden olduğunu, çirkini güzel, pisi
temiz görme hatasına düşürdüğünü öğrendik.
4.
Şeytanın işinin insanı
hile ile aldatmak olduğunu, iyiyi kötü, kötüyü iyi olarak hayal kurdurarak ve
gerçeği gizleyerek yönlendirdiklerini öğrendik.
5.
Hayalin önce
hoşluk oluşturduğunu, sonuç olarak hilelerde dolu aldatmaca olduğunu öğrendik.
6.
Dünya hayatının
içi boş bir ceviz gibi olduğunu, kırdın mı içinin boş olduğunu göreceğimiz için
denemeye-yanılmaya kalkmadan uzaktan seyretmenin daha doğru olacağını öğrendik.
7.
İyilik ettikçe
rahat ve mesut bir hayat yaşayacağımızı göreceğimizi öğrendik.
8.
Kötülük ettikçe
bozgunculuk yaptıkça yaşama zevkinin elimizden gideceğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Mana gözüyle yani hakikati
gören göz ile bakanın hilelere, aldatmacalara uyanık olduğunu öğrendik,
anladık.
Dünyadaki her şeyin açık
olduğunu ancak yanlış anlayış ve düşüncelerle gözümüze yüzlerce perde
oluşturduğumuzu öğrendik, anladık.
Sonuç odaklı görüş sahibi
olanın dünya isteklerine kendini bağlamadığını daha da ileri bir görüşle
dünyaya leş gözüyle baktığını öğrendik, anladık.
Allah’a yakın olanların
görüşünün daha doğru olduğu için onların görüşlerini kendi görüşümüzden üstün
tutmamız gerektiğini öğrendik.
İyi sözlerin cennet kapısını
açtığını, kötü sözlerin cehennem kapısını açtığını öğrendik, anladık.
Kendi görüşümüzü aşağılık
kimselerin görüşlerinden korumamız çünkü aşağılık kişilerin etkilerinin çekici
olduğunu öğrendik.
Doğru görüşü bilmiyorsak
Allah’ın emir ve yasaklarını önemseyerek yaşam kuralları haline getirmemiz,
dünyalık zevk ve eğlencelerden uzak durarak, temelsiz düşünceleri değersiz
kılarak gerekenleri yapmamız gerektiğini öğrendik, anladık.
İyiyi güzeli bilmeyenin,
görmeyenin hayatının zorluklar içinde geçeceğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ