Şad ezgam şev ki
gam dam-ı likast
Enderin reh suy-ı
pesti irtikast
(Hazreti Mevlana, Mesnevi
3.inci cilt 509 inci beyit açıklaması)
“ Aşkın gamından (Keder, tasa, dert, elem, kaygı) sevin.
O gam, sevgili ile buluşturan
bir tuzaktır.
Aşk yolunda alçak gönüllülük
yükseliştir.”
İyi bil ki:
Aşk gamıyla dertli isen
sevinirsin.
Mütevazı isen (Gurur ve kibirden temizlenirsen, alçak gönüllü olursan,
başkalarından farklı olduğunu bilirsen, gösterişsiz bir hayatı tercih edersen)
yükselirsin.
Bu fani (Ölümlü) dünyada ne
görüyorsan o hakikat âleminde onun aksini (Zıddını)
görürsün.
Bu dünya sevinci, o mana
sevincine nispetle (Oranla) gamdır.
Bu dünya rahat, o mana
rahatına nispetle elemdir (Ağrı, acı, keder, sancı,
dert, gam, sebebi bilinmeyen kaygı).
Suret âlemi (Görünen dünya),
bil ki, harap bir köydür.
Mana âlemi ise mamur (Bayındır) bir şehirdir.
Bu harap köye (Dünyaya) takılıp kalan, o muazzam şehri (Mana şehrini) seyretmek istemeyen kimse ahmaktır.
***
Neler öğrendik:
1.
Allah’tan gelen
her şeye razı olmamız gerektiğini öğrendik.
2.
Allah’ı sevenin,
Allah’tan gelen her şeye sevineceğini öğrendik.
3.
Dünya âlemine
takılıp kalmanın yanlış olduğunu öğrendik.
4.
Mana âlemine ilgi
duyarak öğrenmemiz gerektiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren,
Mana âlemini öğrenirsek; bu
dünyada hoşumuza gitmeyen çok şeyin ne manaya geldiğini, ne tarafa yönlenmemiz
gerektiğini, hangi alana gitmemiz gerektiğini öğreneceğimizi, bilinmeyenleri
anlayacağımızı öğrendik.
Fayda ancak Allah’tan gelenle
olur, kendi çabamızla elde ettiklerimize sevinmemiz yanlışa götürür sonuçta
üzüntü verir.
Allah’tan gelen üzüntüler
kulun Allah ile buluşması, görüşmesi için fırsattır.
Şikâyetçiler bu fırsattan
yararlanamazlar.
Razı olanlar kendini Allah’ın
huzuruna yükseltirler.
Çocuklar gibi dünya oyununa
kendini kaptıranlar bu nurlu yolu göremezler, akıllarını oyuna, eğlenceye, mala
mülke kullanırlar.
RAVLİ MANA yazarak daha geniş bilgiyi Googleden edinmelisin.
*
RAVLİ