28 Mayıs 2015 Perşembe

DİVAN-I KEBİR 1 CİLT 3040 İNCİ BEYİT

3040. Gönlün bile güç erişeceği bir meze (İçki ile alınan yiyecek), mutlak nurdan bir şarap kadehi;
Hak odur ancak halvetinde ebedi bir meclistir (Hiç yok olmayacak beraberlik) kurmuş.

Şarap içenlerin meclisinde nice düzenbazlar (Aldatmak ve yanıltmak için oyun yapan), nice hilye (Hile) satanlar var;
Aklını başına devşir ey saf, yumuşak er, aklını başına devşir de hilelerine kapılma, tuzaklarına düşme.

Kayıtsızlık halkasına girdin de kayıtsız erlerle oturdun mu sakın gonca gibi gözü yumulu (Gözünü açık tut), gül gibi ağzı açık olma (Konuşma dinleyici ol).

Âlem bir aynaya benzer, ona vuran, onda görünen olgunluk sureti aştır;
Ey adamlar, tümden artık parçayı kim görmüştür?

Sen, yeşillik gibi yaya ol (Kendi gidişini ve davranışını başkalarına benzetme) şu gül bahçesinde;
Çünkü burada yalnız sevgili, gül gibi ata binmiştir, geri kalanların hepsi de yayadır.

Hem kılıçtır o, hem kılıcı çeken.
Hem öldürmüştür o, hem odur öldüren.
Hem baştanbaşa akıl kesilmiştir o, hem odur aklı yele veren.

O padişah, Selahaddin’dir;
Ebedi olsun, yaşadıkça yaşasın de (Söyle);
Kerem (Ululuk, büyüklük, soyluluk, asalet) ve ihsan (Karşılık beklemeden yardım eden) eli, daima boynuma bir gerdanlıktır benim.

Sevgilimi gördüm, evin çevresinde dolanıyordu;
Eline bir rebap almıştı, bir teranedir (Ezgi, nağme) tutturmuştu, çalıp durmadaydı.

Ateş gibi vuruşlarla hoş bir teraneye (Ezgiye) dalmıştı, muğların (Ateşe tapanların) şarabıyla sarhoştu, haraptı, gönüller çekmedeydi o haliyle.

Irak perdesinden bir ezgi tutturmuştu, sakinin adına çalıp duruyordu, fakat maksadı şaraptı, sakiyi (Şarap sunanı) bahane ediyordu.
                             ***   
DİVAN-I KEBİR1 MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul REMZİ KİTABEVİ 93
                             ***
Neler öğrendik:
1.    Şems Hazretleri ile Mevlana hazretlerinin baş başa kalmalarındaki konunun Allah olduğunu, bu bir araya gelmenin ölümsüz ve sonsuza kadar devam eden bir araya gelme olduğunu öğrendik.
2.    Hangi toplum içinde olursa olsun gözümüzü açmamız, ağzımızı kapatmamız gerektiğini öğrendik.
3.    Dünyada gördüklerimizin bütünün bir parçası olduğunu, bütünü görmek için gayret sarf etmemiz gerektiğini öğrendik.
4.    Güzel insanların bulunduğu yere gitmemiz aşağılarda gezinerek kendini gösteren güzelleri görmemiz gerektiğini öğrendik.
                                       *                                                                                            
İşte böyle yaren;
Şeyh Salâhaddin hazretlerinin kendini değiştirmek ve yenilemek isteyen insanların işe yaramaz kimliğini ve kişiliğini yok ederek yeni özgür kişilik kazandırdığını, eski işe yaramaz aklını yok ederek akıl üstü görüş ve değerlendirme yeteneği kazandırdığını Mevlana Hazretlerinin sözünden öğrendik, anladık.
                                 *
RAVLİ ŞEYH SELAHADDİN KİMDİR
RAVLİ ŞEYH SELAHADDİN KİMDEN ÖĞRENDİ yazarak Googleden öğrenmelisin. 
                                   *              

RAVLİ

Popüler Yayınlar