(Hazreti Mevlana aşkı ve Şems Hazretlerini anlatıyor)
410- O kazandan ( Allah’ın
ve sofilerle bir arada olduğu helva kazanından) ağza bir lokma helva
düştü mü binlerce kafatası kâsesi, gökyüzünde kurulan o sofraya çekilip (Dünyadan) gider.
Doğuya
da bir uğultu-bir gürültüdür, düştü, batıya da;
Padişahlar
padişahı helva verince hal, böyle olur zaten.
Mutfaktan,
melekler, gökyüzünde helva pişirdiler diye birbiri ardınca elçiler gelmede.
Beden
helva yiyince abdesthaneye (Tuvalete-helâya)
gider;
Fakat
can helva yedi mi Arşa (Göğün en yüksek katına)
yükselir.
Ey
can, gönül kazanının çevresinde, başını ayak yap da kepçe gibi dön-dolaş.
Dön-dolaş
da ağzına bir kepçe (Kazan kepçesi) dolusu helva
girsin, ağzın helvayla dolsun.
Helva
hevesiyle kazan gibi yanıp kararan gönül, lütfa (İyiliğe),
kereme (Soyluluğa, büyüklüğe, ululuğa, asalete)
uğrar, ona ekmek yerine helva bağışlarlar.
Sus!
Tanrı
ver demedikçe yüzlerce alıcıya bir arpa kadar bile helva sunulmaz.
Sevgilim
gitti, armağan olarak bana, sapsarı bir yüz, yaşlarla dolu gözler, vah yazıklar
olsun demeler kaldı.
İki
gözüm de yaşlar içinde;
Çünkü
Fırat ırmağı da o gözleri yurt edindi, Kevser havuzu da, cana canlar katan
abıhayat da.
Ucu-bucağı
bulunmayan defineye, güzellik, alım madenine ulaşmışken yüzüm, neden kuyumculuk
(Alıp-satma aradan kâr etme işini neden) etmez
bilmem ki?
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1.
Vücudumuzdan çok
daha fazla canımızın ihtiyacı olan gıdayı bulmamız, almamız, tattırmamız,
yedirmemiz gerektiğini öğrendik.
2.
Canımızın tatlı
gıdasını Allah’ın kendi emirlerini yapanlara, yasaklarından çekinenlere,
şüpheli olanlardan uzak duranlara verdiğini, ikram ettiğini öğrendik.
3.
Allah ağzımıza
tatlılık vermiyorsa bir şeyleri yanlış yaptığımızı, yanlış yerde olduğumuzu,
yanlış önder seçtiğimizin farkına varmamız gerektiğini öğrendik.
4.
Allah’ın
emirlerini doğru anlatmayan, kendi isteklerini Allah’ın emri gibi söyleyen,
yaptıran İblis gibi huzurdan kovulur.
5.
İblisin bile
tövbe kapısından ayrılmadığını bilenler yanlışlarından hemen tövbe ederek
döneceklerini, Allah’ın affına sığınarak ecel gelmeden doğru yolu bulabileceklerini
öğrendik.
6.
Tövbe kapısından
içeriye pişman olanların, Allah’a çok yalvararak ve ağlayarak niyetinde temiz
ve kararlı olanların alındığını öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Şems Hazretlerinin Allah’ın hazinelerinin yetkilisi
olduğunu, Hazreti Mevlana’nın bu hazinelerden bir şey istemediğini, bu
hazinelerin emanet edildiği Tebrizli Hazreti Şems’in yüzünü görmekten başka bir
isteği olmadığını, işin ticaretiyle ilgilenmediğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ