(Hazreti Mevlana aşkı anlatıyor)
400- A efendim, sen kulağı küpeli bir kul (Karşılık beklemeden, sevgiyle bağlanıp dostluğuna devam eden)
olursan âşıklar halkasına yüzük taşı (Söylediği hemen
olan, hemen tesirini gösteren özellikte biri) kesilirsin.
Nitekim
şu yeryüzü de göğün, kulağı küpeli bir kuludur (Emrini
yapandır), uzuvlar (Bir canlının vücut yapısının
kısımlarından her biri de) da cana, kulağı küpeli kul (Canla başla hizmet eden) kesilmişlerdir.
Gel
de söyle;
Toprak,
şu bağlılıktan ne ziyan etmiştir?
Akıl,
uzuvlara ne lütuflarda (İyiliklerde)
bulunmamıştır ki?
Oğul,
kilim altında davul çalmak (Mantıksız hareketler yapmak,
boş konuşmak, güven vermeyen işler yapmak) doğru bir şey değildir,
yaraşmaz;
Erler,
yiğitler gibi meydana çık da ovaya bayrak dik (İşi
başarıyla bitirdiğini herkese göster).
Can
kulağını aç ta (Unutmayacak şekilde dikkatle dinle)
iştiyak (Özlem) çekenlerin feryatlarından şu gök
kubbe boşluğuna vuran binlerce uğultuyu gürültüyü duy.
Aşk,
sarhoşlukla elbisenin düğmesini çözdü mü meleklerin hay-huylarını (Gürültülerini) işit, hurilerin şaşkınlığını seyret.
Aşağıdan,
yukarıdan münezzeh (Temiz, uzak) olan aşk,
âlemin yukarısına da, aşağısına da ne ıstıraplar salmış.
Güneş
doğunca gece nerde kalır?
Yardım
ordusu gelip çatınca, meşakkat mi?
A
benim canımın canına can olan, sustum ben, sen söyle;
Zaten
bütün zerreler, yüzünün aşkıyla dile geldi.
Tanrı
sufilere helva pişirmiş;
Hepsi
de halka-halka oturmuşlar, helva ortalarında.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Sadece yeryüzüne bağlı kalmanın yanlış
olduğunu, gökyüzünde de olan biteni
duymak ve görmek için âşık olmanın gereklerini yapmamız gerektiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Allah’ın kendisine inanıp sevenlerle, dediklerini
yapanlarla, yasaklarından ve şüphelilerinden uzak duranlarla tatlılıkla beraber
olduğunu Hazreti Mevlana’nın anlatımından öğrendik, anladık.
*
RAVLİ