Gönüller (Kalpte oluşan duyguların kaynağı), semâ'dan (Mevlevi olanların Allah-Allah diyerek kendi etrafında dönmeleri) kararsız (Karar vermekte güçlük çeken, tereddütlü, bikarar, mütereddit) hale geldi;
Bahar bulutunun yüzünden kararları kalmadı.
A gayb âleminin Zühresi (Venüs)(Güzel yüzüyle, yumuşaklığıyla ve sevimliliğiyle, incelik ve zerafetiyle, neşeli ve istekli, güzel huylu kendini gösterir), rahmet (Acıma veya şefkat duygusu uyansın) avucunu aç (Bağış yapmaya başla);
Çünkü şu çalgıcı da, şu avuç da, tef de, şu ney de kâr (Kazanç) kaydına düştü.
***
ÇEVİREN VE HAZIRLAYAN: Abdulbaki GÖLPINARLI
Ajans-TÜRK MATBAACILIK SANAİ ANKARA-1982
***
Neler öğrendik;
Sema yapan Mevlevileri ılık esen rüzgârların baharın habercisi olması, bağ ve bahçeyi yeniden canlandırması, gülü açtırıp bülbülün aşkını ve nağmelerini arttırması, verdiği sersemlikle ne yapacaklarına, nereye gideceklerine karar veremez duruma getirdiğini öğrendik.
Allah dostu sevgili Şems Hazretlerinin kendini gösterip bağışlarda bulunmasını Mevlana Hazretlerinin istediğini öğrendik.
Sema edenleri coşturan çalgıcıların kişisel kazançlarını düşünmeye başladıklarını öğrendik.
*
RAVLİ