(Mevlana
Hazretleri Allah dostuna âşık olanın sıkıntıdan korkmadığını, cesur olduğunu
anlatıyor)
660.
Kanımızın rengi de şaraba döndü, huyu da;
Çünkü
gece kanlar, onun kadehine döküldü mü şarap olur.
Onun
ham vaatleri, canın ta içinde şarap gibi coştu-köpürdü;
Ham
vaitleriyle (Vaatleriyle) pişkin âşıkların
düştüğü halleri seyret.
Adları-sanları
(İsmi) kötüye çıkmış, öldürülüp gitmiş
âşıklarına kavuşmayı, devlet tahtında oturan padişahlar bile arzulamada.
Damında
öyle bir fitne (Karışıklık-kavga) ceylanı
göründü ki, mahallesinin köpekleri bile aslanlaştı, aslanlara padişah kesildi.
Allah
için olsun, Allah için, kendinde olanlardan sorma şarabın ne olduğunu;
Onun
genel lütuflarını sarhoşların sözlerinde seyret.
Elini
sarhoşların nabzına koy da ağzı şarapla bulaşmışlardan onun bencil şarabının
kokusunu duy.
Canların
başlarına ayak basan Tebrizli Şems’in izine ayak basma, başını koy, secdeler
et.
Âşıkçasına
bir feryat kopar (Yüksek sesle söyle), mahmurluk
(Sarhoşluk sonrası sersemliğin) derdini anlat,
bir an Farsça söyle, bir an Rumca.
İster
Rum ülkesinden ol, ister Arap ol, senden başkasını istemiyorum;
Bana
o herkesin tapı kıldığı lütuf sahibinin güzelliğinden bahset, olgunluğunu
anlat.
Hem
akar yandırırsın, hem düzer koşarsın, hem de parıl-parıl parlarsın dünyada;
Güneş
misin, Ay mısın, Ay ışığı mısın, ateş misin, mum musun, söyle.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Sevilen Allah
dostuna kavuşmayı mevki makam sahiplerinin bile çok arzuladığını öğrendik.
2.
Tanrı şarabı
sunan Allah dostu Tebrizli Şems Hazretlerinin izini takip etmekle yetinmememiz,
ona hayatımızı adamamız gerektiğini öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Şems
Hazretlerinin her hareketi yapacak güçte ve yetenekte olduğunu, bizi Allah
huzuruna hazırlamak için her şey yapabilecek yetkide olduğunu öğrendik,
anladık.
*
RAVLİ