3930.(
Mevlana Hazretleri anlayış-biliş ve Allah dostunun
özelliklerini anlatıyor)
Ey
ney, bülbül gibi o güle âşıksın, sende feryat ediyorsun, inliyorsun;
Boynunu
kaşıyıp durma, dikensiz gülden haberin var.
Güle
dedim ki:
Dostun
hem-demisin (Allah dostunun sıkı arkadaşısın),
sırrını gizleme;
Dedi
ki:
Tamamıyla
duyar, anlarsın helak olur gidersin.
Dedim
ki:
Zaten
kurtuluşum helak (Yok) olmamda;
Ateş
sal, yak-yandır, ne duyuş-biliş kalsın, ne anlayış.
De
ki:
Bu
kervanın nasıl keseyim yolunu?
Biliyorum
ki kervanbaşı, her şeyi bilen, anlayan biri.
Dedim
ki:
Mademki
dost kaybolanları aramıyor, okşamıyor;
Anlayış
bile anlayıştan usanmıştır (Düşünüş biçiminden
bıkmıştır) artık.
Kendinden
haberin bile yok ki göz kesilmişsin, her şeyi görüyorsun sen;
Bizeyse
anlayış-biliş (Görüş ve inanışın etkisiyle beliren
düşünme yolu ile bilinçli duruma geliş), göz hicabı olmuş, buluşma
perdesi haline gelmiş.
Başını
kesmişler de o yüzden bir dudağa hemdem (Çok samimi
arkadaş) olmuşsun, bu yolda başa sahip olmak, ne ayıp, biliş-anlayış (Böyle düşünüp anlamak) sahibi olmak, ne âr (Utançtır).
Kendinden
sıyrıldın çıktın da sırlarla doldun;
Çünkü
kendisine tapanı da biliyorsun artık, inkâr edeni de.
Mademki
sevgilinin lâ’l (Kırmızı) dudaklarını tattın,
feryat (Haykırmak, çığlık atmak) da ne oluyor?
Bırak
da ağlayıp inleyen anlayış-biliş (Görüş ve inanışın
etkisiyle beliren düşünme yolu ile bilinçli duruma geliş)feryat etsin (Haykırsın, çığlık atsın).
Hayır-hayır,
sen kendin için feryat etmiyorsun a kerem (Büyüklük-ululuk)
sahibi;
Ağyar
(Yabancı)var sanana, ağyar (Yabancı) bilip görene ağla-inle.
***
DİVAN-I
KEBİR 2 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
İstanbul
REMZİ KİTABEVİ 93
**
Neler
öğrendik;
1.
Allah’ın
sırlarını bilip anlamanın insanı yok edeceğini öğrendik.
2.
Allah
dostlarından hiç rahatsız edici hareketleri olmayanında olduğunu öğrendik.
3.
Anlayış ve
bilişin doğru, düzgün ve kuvvetli olması için bu ana kadar sahip olduğumuz
anlayış ve bilişi yok etmemiz, Allah dostundan yeni bir anlayış ve biliş
istememiz gerektiğini öğrendik.
4.
Kendimizden
çıkmamız yani ben ve benlik içeren tüm söz ve davranışlardan kurtulmamız
gerektiğini ve bizi bağlayan diğer bağlardan, mal, mülk, makam gibi bizi
bağlayan bağlardan kurtulmamızın önemli bir davranış olduğunu öğrendik.
5.
Kendimizi Allah
ve dostlarından uzak sanmamamız gerektiğini öğrendik.
*
İşte böyle yaren;
Allah dostları ile birlikte olmanın lezzetini alanın
kendini onlardan soyutlayamayacağını, hep onlarla birlikte olmayı hararetle
arayacağını öğrendik, anladık.
*
RAVLİ