(Mevlana Hazretleri Şems Hazretlerini
anlatıyor)
3610.
Hatta Zümrüdüanka (Yüce dağlarda yaşayan, insan gibi
konuşan kuş) gibi bütün kuşlardan yüce olduğu halde göğe yol yoktur ona;
Kafdağı’nda
kalmıştır o.
Sana
ne diyeyim, ne söyleyeyim ki ekmek kaydına dalmış, gamlara batmışsın;
Lâm(ل)
gibi belin bükülmüş, kâf (ق )gibi gönlün
daralmış.
Hadi,
davran a fitneler (Kargaşa-karışıklık) arayan, o
testiyi çal taşa;
Çal
da ırmağın suyunu çekmeyelim, avuç-avuç su içmeyeyim oradan.
Sakalıktan
vazgeçeyim de denize batayım;
Savaştan,
ayrılıktan uzaklaşayım;
Suçumu
söylemekten bile haberim olmasın artık.
Tertemiz
canlar gibi toprak altında, sözü bırakayım, susayım gitsin;
Hani
onların da bedenleri, tıpkı gelin gibidir, toprak, onlara yorgandır adeta.
Seher
çağı (Güneşin doğmadan önceki zamanı), ona, a
doğunun padişahı dedim;
Yaratana
and olsun ki eşin-örneğin yaratılmamıştır.
Kadrin
(Kıymetin-değerin-itibarın) bilinmez,
anlaşılmaz;
Vaadinde
hilaf (Yalan, aykırılık, karşıtlık, terslik) yoktur;
A
yücelerden yüce padişah, kapın hiç mi kapanmaz (Gelene
kapı kapalı değil).
Bedenim
bir hardal tanesi sanki;
Onu
hayretlere salan yakıp yandırmış;
Depremlere
düşmüş, boyuna, tir-tir titriyor, kimdir seni görüp de kendinden geçmeyen.
Öyle
bir hale geldim ki var mı, fakat var olan ben değilim;
Yanımda,
senden başka ne varsa yoktur;
A
gani padişah, sana zıt olan, aldanmıştır, ahmaktır.
A
benim canım, a benim söz bilir, söz anlar canım, hiç kimse yoktur ki senin
yüzünü görsün de oyunda at sürüp herkesi mat etmesin.
***
DİVAN-I
KEBİR 3 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan:
Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR
BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler
öğrendik;
1.
Ben merkezli
düşünen, kendini dünyaya bağlamış kişinin, aşkı tanıyıp bilemeyeceğini, ne
kadar dünyadaki yüksek makamlara çıksa da ilahi âleme yol bulamayacağını
öğrendik.
2.
Büyük işlere
dalan kişinin savaştan ve ayrılıktan kurtulacağını öğrendik.
3.
Temiz insanların
içimizde oldukları halde kargaşalardan-karışıklardan kendilerini kurtarmak için
gizlediklerini öğrendik.
4.
Şems
Hazretlerinin kendisine gelen Allah dostlarını kabul ettiğini, eski kimlik ve
kişiliklerini yok edip yeni kimlik ve kişilik verdiğini öğrendik.
5.
Mevlana
Hazretleri kimliğini ve varlığını Şems Hazretlerine taşıdığını, sözün
hangisinden çıksa da ayrı bir söz olmadığını, ayrılık bulunmadığını öğrendik.
*
İşte
böyle yaren;
Mevlana
Hazretlerine gönül verenin söz bilir ve anlar kişi olduğunu, söz kavgasında hiç
kimsenin yenemeyeceğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ