(Mevlana Hazretleri
Şems Hazretlerini anlatıyor)
Canların bu ayrılığı ne vakte dek
sürecek?
Ne vakte dek anahtarı yitirdim
diyeceksin?
Tanrı onu bezmeden (Yaşama ve iş görme isteğini yitirmiş olmaktan) de
bezdir (Bıktır, usandır, bıkkınlık ver).
Ona dedim ki usanmak (Tekrarlanması, uzun sürmesi dolayısıyla bir şeyden hoşlanmaz
veya sıkılır duruma gelmek), bezmek (Dayanamaz
hale gelmek, usanmak, çok sıkılmak, çok tedirgin olmak), aptallıktır (Zekâsını işletemez olmak, kişi ve durumlar karşısında ne
yapacağını şaşırmak, şaşkınlaşmak, aklını gereği gibi kullanamayan duruma
gelmektir).
Kimseyi kötü görmez;
Görürsen gül-yabanisin (Karanlık ve ıssız yerlerde, insanın gördüğünü sandığı korkunç
hayaletsin) sen.
Senin beni inkâr etmen (Kabul etmemen, tanımaman), kötü görmek değil mi?
Olgun olmayışa delil sayılmaz mı?
Gören, bilen kişinin
aykırılıkları bir iş başarmak içindir, temelsizlikten, yolsuzluktan değil.
***
DİVAN-I KEBİR 6 CİLT MEVLÂNÂ CELÂLEDDİN
Hazırlayan: Abdulbaki GÖLPINARLI
KÜLTÜR BAKANLIĞI YAYINLARI/1385
***
Neler öğrendik;
1. Yaratılışta ve dirilişte bir olanın ayrı düşmemesi gerektiğini öğrendik.
İşte böyle yaren;
Olgun kişi olmayacak bir şey söylerse o işin olacağını
bilmemiz, yerinde bir söz kabul etmemiz gerektiğini, onun gördüğünü, bildiğini
henüz bizim görememiş olduğumuzu bilmemiz gerektiğini öğrendik, anladık.
*
RAVLİ
▼